Ankara'ya doğru giden bir trende karşılaşmıştı onunla.
28 Aralık 2015 Pazartesi
24 Aralık 2015 Perşembe
Lem yelid ve lem yuled
İhlas suresine geçmeden evvel, konuyla alakası olmamasına rağmen bana göre yapılmış en iyi ihlas tanımını vermeden geçemeyeceğim.
22 Aralık 2015 Salı
Puzzle Parçaları #remake
Hayat bir Puzzle gibi okuyucu. Bazıları ortada, bazıları kenarda, bazıları köşede. Bazılarının yanına 2 parça gelir bazılarının 3 bazılarının 4. 2 gelenler diretir 3. ve 4. için ama ne kadar diretirlerse de gelmez. 3 ler diretir 4 için ama gelmez; 3 ler diretir 2 için ama gitmez.
19 Aralık 2015 Cumartesi
İçimizden Biri
Bazen kuma yazı yazmak gibi, bazen yapım aşamasındaki kaldırımda, yaş olan çimentoya yanlışlıkla bastığında bıraktığın ayak izi gibi hayatlarda bıraktığın kalp izleri.
Piç Parkı
Duman sarmış odanın birinde, sabah namazını kılıp bütün gün nasıl cenabet gezilir o'nu konuşuyoruz, tuğlalarımla..
18 Aralık 2015 Cuma
16 Aralık 2015 Çarşamba
21 Mart -Gelecek Tüm Baharlarıma- (1)
''Sana baharı ve kitapları sevdiğimi anlatmaya çalışıyorum. Sana olan kelimelerimi gelecek baharlarıma armağan ederek.''
ve kadın..
Gözleri kan çanağı içindeyken
gülmüştü kadın,
çektiği acıdan daha can yakıcı olmasına rağmen..
9 Aralık 2015 Çarşamba
Düşünmek Yassssssah
Çok mu düşünüyoruz booooooooooooooolum?
8 Aralık 2015 Salı
Sûaller
Bir yerde otururken, ya da ayakta lâkin çayını yudumlarken; sen de düşündün mü hiç gidişât nasıl şekillenecek; herkes kendi yoluna bakarken.
5 Aralık 2015 Cumartesi
Bir An Perden Kıpırdanıyor Nefesim Kesiliyor
Hala yazamıyorum. Eski kırmızı arabayla ardı ardına geçiyorum evinin
önünden. Odanın ışığı aydınlatıyor sanki sessiz sokağı.
4 Aralık 2015 Cuma
2 Aralık 2015 Çarşamba
1 Aralık 2015 Salı
Güz'ün Gözyaşları
Ben bir ağacım, belki bu görüntümle odundan ayırt edilemeyecek bir hâle gelmişim de ondan söyleme gereği hissettim.
28 Kasım 2015 Cumartesi
26 Kasım 2015 Perşembe
Eh böyle aşkın ızdırabını..
Yine muazzam acıyorum. Bitmeyecekmişçesine, geçmeyecekmişçesine. Bu sefer acıtmayacak dediğim her şey tekrar tekrar yakıyor canımı.
21 Kasım 2015 Cumartesi
20 Kasım 2015 Cuma
19 Kasım 2015 Perşembe
Nasıl
Nasıl ki aşçılığı sınıfta değil de mutfakta öğreniyorsak. Seni sevmeyi
de senin yanında öğrenmem gerekiyor sanırım.
17 Kasım 2015 Salı
Karmakarışık
Gözlerimi açamıyorum
Uykum olduğundan falan değil.
Uykum olduğundan falan değil.
14 Kasım 2015 Cumartesi
Koğuş
Ayak sesleri duyuyordum, iç çekişler; bir kaç sûret görüyordum lâkin algılayamıyordum; kim kimin sûretine bürünmüş, insanları karıştırıyordum. İnsanları mı karıştırıyordum?
4 Kasım 2015 Çarşamba
3 Kasım 2015 Salı
Sevgili Kuklalarımla Mırıldanmalar
Bölüm 7 ( Zaman İçinde Mırıldanmalar )
26 '' Bir diğer yanını son'da bıraktı ''
Her şeyin sonlu olduğu bir dünyada ben ya yokum ya da çok azım belki de hiç olmadım...
26 '' Bir diğer yanını son'da bıraktı ''
Her şeyin sonlu olduğu bir dünyada ben ya yokum ya da çok azım belki de hiç olmadım...
25 Ekim 2015 Pazar
Efkarlı Mırıldanmalar
Bölüm 6 ( Zaman İçinde Mırıldanmalar )
21 '' Bir diğer yanını insanlardan kaçmakta ve insanların kaçışlarını izlemekte bıraktı ''
21 '' Bir diğer yanını insanlardan kaçmakta ve insanların kaçışlarını izlemekte bıraktı ''
22 Ekim 2015 Perşembe
21 Ekim 2015 Çarşamba
03:33
sorardım sana yanımda olsan “beni kim anlasın?” diye. ama
yanımda değildin. Ben de cevaplayamadım
bu soruyu.
17 Ekim 2015 Cumartesi
Bizim Mırıldanmalar
Bölüm 5 ( Zaman İçinde Mırıldanmalar )
15 '' Bir diğer yanını renkler de bıraktı ''
15 '' Bir diğer yanını renkler de bıraktı ''
16 Ekim 2015 Cuma
kazandibi'den
Kısa bir konuşmadan Kazandibi'nin mesajlarını alıntıladım. İyi okumalar.
Böyle düşünüyosan dene o zaman
Fikrimi belirttim
Belki de unutmak mantıklı olan
Biz sadece, hastalıklı yaratıklarız
Ve mantıksız
Böyle düşünüyosan dene o zaman
Fikrimi belirttim
Belki de unutmak mantıklı olan
Biz sadece, hastalıklı yaratıklarız
Ve mantıksız
14 Ekim 2015 Çarşamba
Akşamın Kokusu
Şükrederken cahilliğime;
Sadece kokusu muydu geceyi aldattırıp
Beni kendine aşık eden Akşamın güzelliği?
Yoksa ben de mi değişiyordum evrendeki her şey gibi?
Ve başka bir evrenin cüz'ü olan o evrenin kendisi gibi.
Sonbahar Çiçekleri
Ki bilseydin hangi kelimeleri adınla tükettiğimi
Girmezdin bir daha dünyama, uzak dururdun
Seni sevmek üzere yaratılmışlığım
Ve senin, isyanına ortak sol kolun
Girmezdin bir daha dünyama, uzak dururdun
Seni sevmek üzere yaratılmışlığım
Ve senin, isyanına ortak sol kolun
Olasılık Ağacının İki Dalı
Osman, 19 yaşında, hayatla çok fazla yüz göz olmamış, 12, bilemedin 13 yaşlarında, üniversite 1. sınıfa giden bir gençti.
11 Ekim 2015 Pazar
Oyunlarla Mırıldanmalar
Bölüm 4 ( Zaman İçinde Mırıldanmalar )
8 '' Bir diğer yanını boşlukta bıraktı ''
8 '' Bir diğer yanını boşlukta bıraktı ''
10 Ekim 2015 Cumartesi
DejaVu
Yazı ilk cemre'ye aittir. Kendisi blogda yazar olmadığı için benden bu yazıyı paylaşmamı rica etmiştir. İyi okumalar.
7 Ekim 2015 Çarşamba
4 Ekim 2015 Pazar
Tehlikeli Mırıldanmalar
Bölüm 3 ( Zaman İçinde Mırıldanmalar ) < Bir başkası daha iyi bir başlık bulabilirdi >
2 '' Bir yanını Aslı'da bıraktı '' < bu başlığa ne demeli? hangi deli böyle başlıklar kullanır? >
2 '' Bir yanını Aslı'da bıraktı '' < bu başlığa ne demeli? hangi deli böyle başlıklar kullanır? >
3 Ekim 2015 Cumartesi
1 Ekim 2015 Perşembe
An
Bir an. Sadece tek bir an.
Herkes yanındayken
Aslında kimsenin olmadığını farkettiğin
İdrak etmeye çalıştığın
O an.
29 Eylül 2015 Salı
Seher Aczi
Bu, seni beklediğim ne ilk ne de son seher
Gitmeyi isteyip de gidemediğim geceler
Boğazımda düğümdür sensizlik
Yine tarif etmekten öyle acizim
Gitmeyi isteyip de gidemediğim geceler
Boğazımda düğümdür sensizlik
Yine tarif etmekten öyle acizim
28 Eylül 2015 Pazartesi
26 Eylül 2015 Cumartesi
Denizin lacivert olduğu mevsim
Herkesin kendi bavulunu kendi taşıdığı, otobüslerin trafiğe aslında aşık olduğu, gemilerin denizden kulaç atmak için izin istediği sade, sıradan bir günümü paylaşmak istiyorum siz en ağır bavulu yüreği olanlarla.
25 Eylül 2015 Cuma
24 Eylül 2015 Perşembe
22 Eylül 2015 Salı
Düşüncelerde Çırpınmanın Hikâyesi
Şimdi size çırpınışlardan bahsedeyim mi?
Nice çırpınmaların içindeki nice boğulmalardan...
20 Eylül 2015 Pazar
Mırıldanmalar
Bölüm 1
Hava kararmak üzere olduğu bir zaman diliminde, karanlık düşünceler etrafını çevirmişti. Yolda yürümekten, insanların kaçışlarını izlemekten, insanlığın içinde tek bir insan görmemeyi izlemekten, bir birlerine gülümseyen insanların sahteliğini izlemekten ve bunca izlenimin sırasın da Muammer'i kaybedişim error veriyor beynime.
Hava kararmak üzere olduğu bir zaman diliminde, karanlık düşünceler etrafını çevirmişti. Yolda yürümekten, insanların kaçışlarını izlemekten, insanlığın içinde tek bir insan görmemeyi izlemekten, bir birlerine gülümseyen insanların sahteliğini izlemekten ve bunca izlenimin sırasın da Muammer'i kaybedişim error veriyor beynime.
19 Eylül 2015 Cumartesi
YALNIZ CANAVARIM 2
YALNIZ CANAVARIM 2 (UMUT KIRINTILARI HATIRINA BEKLEMEK)
Ah yalnızlık o kadar insanin koynuna girip çıkıyorsun peki neden benimle düzenli ilişkin var?
13 Eylül 2015 Pazar
Yeni Güne İthafen
Yeni bir gün daha aynı zulmü yapacak bize
Güneş doğacak, batacak
Ve bize sevdiklerimizi getirmeyecek yine
Güneş doğacak, batacak
Ve bize sevdiklerimizi getirmeyecek yine
9 Eylül 2015 Çarşamba
7 Eylül 2015 Pazartesi
Yalnız Canavarım
Radyoda değişen şarkılar gibiydi yalnızlığım.Yalnızlığım savruluyor hep bir köşelere.Kendimi hep bi boşlukta hissediyorum ne mutluyum ,ne mutsuz.
1 Eylül 2015 Salı
pembesini kaybetmiş romanlar
Pembesini kaybetmiş romanlar yazıyoruz şu kısacık ömrümüzde. Eksik geldik, eksik gidiyoruz. Pembeyi hiç bilmiyoruz.
31 Ağustos 2015 Pazartesi
30 Ağustos 2015 Pazar
Dağınık Düşünceler
Boşlukta yönümü çıkmak istediğim bir dibi istesem de, ayaklarıma ümitsizlik bağlanmış durum da. Bütün çizgilerim ebediyen hüküm süren acılarım da.
Doğum Günümüz Kutlu Olsun
Mehmet Burak Balyan, elinde bir pasta, koridorda ilerliyordur.
29 Ağustos 2015 Cumartesi
Küçük bir bahis-
Biraz kendimden bahsetmek isterim. Kendimden bahsetmesi zor ama bu anlattıklarım belki birini düşündürecek, belki birini hayatın ucundan-kenarından-köşesinden tutturacak, belki birini saklandığı o kuytu difrizden çıkartacaksa; evet, bahsetmeliyim. Aslında yaşadığım bir olay üzerine anlatmak istiyorum.
27 Ağustos 2015 Perşembe
Ben giderim sabah olmadan
İki hafta konuştuğum birini tek bir kelimesinde sildiğim zaman bana söylediği şeyi hatırlıyorum sürekli: 'Bence sorun bende falan değil. Senin insanlara tahammülün kalmamış artık.' Sonuna kadar haklıydı, bir şey diyememiştim.
26 Ağustos 2015 Çarşamba
gülen ruhun zorunlu ağıtları.
İsimler, kelimeler, harfler aşktan sonra cennetten yürütülen diğer kavramlardır. Ademoğlu aşkın gerçek manasını değiştirmişken , isimlerin anlamları da cennette ki gibi kullanmaları beklenemezdi.
25 Ağustos 2015 Salı
24 Ağustos 2015 Pazartesi
23 Ağustos 2015 Pazar
21 Ağustos 2015 Cuma
Uçurum Yanılsaması
Uçurum barındırır her insan içinde
Uçurum, düşüş, ölüm, parçalanma, toparlanamama.
20 Ağustos 2015 Perşembe
Ne Perçem Ne Pusula
Duman bürürken salkım salkım göğü,
bir bağ evine çevirir insanı.
dağlara pusula, gökyüzüne perçem...
sonra, sonrası evvelinden kalma yarım bir anı.
bir bağ evine çevirir insanı.
dağlara pusula, gökyüzüne perçem...
sonra, sonrası evvelinden kalma yarım bir anı.
19 Ağustos 2015 Çarşamba
Yalnız Ruh Cumhuriyeti
Kararlar verdiği gecenin sabahı, gün yeni açıyordu. Hayır yeni açmıyordu, çok geç yatmıştı aslan öğleye doğru uyanmıştı, gece ne yaşadığını hatırlamaya çalışıyordu.
18 Ağustos 2015 Salı
MUHABBETTE SAKLI TANRI
Günaydın göz kapakları, gün ışığına karşı istemsiz açılan hayal kesikleri...

16 Ağustos 2015 Pazar
15 Ağustos 2015 Cumartesi
şiddetli tutunamama
Zehirli kelimeler, söylenecek kelimeler yasaklandı, zehirliler. Oksijenin zehrinde yaşamak nasıldır çavuşum ben hiç yaşamıyorum zehirli zihnim de.
13 Ağustos 2015 Perşembe
Sen Nerdesin?
Sen ne dersin? Söylesene sen nerdesin? O gülüşler hala o dudaklarda mı? Bilirsin, ben o dudakları öpmeye utanmıştım. belki de kıyamamıştım, bilmiyorum..
Uzun Bir Hikâye 2
Bir gün daha bitiyor bu perdenin başında, bu odada, bu evde, bu şehirde, bu ülkede, bu dünyada, bu hayatta. Bitiyor. Yani 'bitmiş'lere karışıyor. Yani hayat, adına "bitmek" dediğimiz anlık eylemlerin kolajı bir bakıma. Biterek yaşıyoruz, yaşayarak bitiyoruz; ne garip!
say(-ma) yıldızları
-Bir yıldız, iki yıldız, üç yıldız, dört yıldız...
-Aman dur kızım, sayma yıldızları şanssızlık gelir de başına vurur derlermiş.
11 Ağustos 2015 Salı
şizofrenik 3
-Tükeniyorum artık direnmek öyle zor geliyor ki. Midemi
bulandıran sesler, görüntüler gittikçe onlara benziyorum eser kalmıyor
benden.
9 Ağustos 2015 Pazar
ve yangın..
Ucuz huysuzlukların ucuz saplantıları baş göstermeye başladığı sırada hissettirmişti varlığını. Ölülerin mezarda sessizliği bozan faniye duydukları öfkenin aynısını taşıyordu ruhunu tanımayan insanlara karşı.
şizofrenik.
-Ruhsal paronayaya sahip diyorlar bana. Deliymişim onlara göre. Mantıklı düşünemiyor muşum. Sağlam kararlar veremiyor muşum. Kendimle bile yüzleşmeye korkuyormuş.
mağaramda gülümsemeler haha
ne tam eksiğim, ne tam yarım, ne tamamım tam, ne eksiğim yarım, uçurumun kenarındayım biri beni iteklesin tam düşerken aklıma o takılsın.
8 Ağustos 2015 Cumartesi
Sade Kahve'
Bol köpüklü sade birer kahve,
Sonra kırk yıl neyimize yetmez!
Mesafeler uzaklık değil bize;
Mesafeler, kuvveiilelmerkez.
Sonra kırk yıl neyimize yetmez!
Mesafeler uzaklık değil bize;
Mesafeler, kuvveiilelmerkez.
6 Ağustos 2015 Perşembe
Yol Senfonisi
Güneş süzülüyordu. Ellerini kenetledi. Işığı teninde hissetti. Yanında bir nehir akıyordu kendi yolunda. Bir de kendisini düşündü; yolunu bilemediği, izine rastlayamadığı kendisini.
Ne de zor geliyordu ona. İçindeki fırtınalar diyeceksiniz belki siz lâkin içinde fırtınalar kopmuyordu onun.
5 Ağustos 2015 Çarşamba
4 Ağustos 2015 Salı
Hasretin Yavan Gelir
Senden ayrıldığım ilk günden beri özlemin içimde durmadan büyüdü. Sonra dayanamaz oldum bu denli özlemeğe, kendimi sık sık sokaklarına atıp nefes alır oldum.
3 Ağustos 2015 Pazartesi
Islanmış Hayaller
Biraz ölesim var bugün. Dünden çok yarından az bu isteğim. Lakin ölü bir ruhu öldürebilen kimseye rastlamadım ben, ta ki seni görene kadar.
Fısıldayan Gözyaşları
Ay Parçası diyordu babası ona
Bu yüzden hiç kendi ismini kullanmazdı
Kullanmasına izin veren nadir insan vardı etrafında
Okul müdürü
2 Ağustos 2015 Pazar
Sensiz Uzaklar
Akşam üzeri mısır haşla bana, yiyelim
Benim seni sevmekten parmak uçlarım sızılar
Getir bayat acılarımızı, beraber gülelim
Benim sensiz uzaklardan kalma bir âh'ım var
Benim seni sevmekten parmak uçlarım sızılar
Getir bayat acılarımızı, beraber gülelim
Benim sensiz uzaklardan kalma bir âh'ım var
kelimeler
rüzgarın hafif estiği sırada çamurun tozlarını örten şu elbiseler, silkelenmesi durduğunda rahatça bakabildiğim güneşe zararı gören gölgem idi sanki.
Dostunuz Müzik
Hani ressamlar boşlukları
doldururlar ya işte müzisyenler de zamanı doldururlar. Öyleki içinde kaybolur
gider, zaman kavramını yitirirsiniz. Bazen müzikle düşüncelerde yüzersiniz
bazen de ruhunuz dans eder.
1 Ağustos 2015 Cumartesi
31 Temmuz 2015 Cuma
Ben Bir Temmuz Gömdüm Baba
Bu olmayan bir temmuzun yazısı,mektubu,kederi ne dersen işte adını sen koy.Yazmamak için çok uğraştım ben bunları,yazmasaydım çıldıracaktım,daha da kırılacaktım,tükürürüm suratına bu kağıdın dedim oturdum yazdım sonra sen bilmezsin tabi göremedin bu dönemleri pek teknolojik şeylere geçirdim içime yazdıklarımı baba.

30 Temmuz 2015 Perşembe
Daha neler.
Canım yazmak istiyor ama ne yazacağım konusunda bir fikrim yok.
-Sayfaya boş boş bakmanın ardından geçen 1 saat sonra-
-Sayfaya boş boş bakmanın ardından geçen 1 saat sonra-
27 Temmuz 2015 Pazartesi
Sevelim
Başta önemsemedim çok. Sen de önceki hepsi gibi biriydin sadece. Selvi boyuna, al yazmana şiirler yazar, unuturdum seni de. Ama yapmadım.
26 Temmuz 2015 Pazar
rolüm ne?
gözlerime yayılan bu acının, kırıntılarıyla yaşamak, kıpraşıyor kontrol edemediğim şu sol yanım, düz bir çizgisi var hep. hareketi,
25 Temmuz 2015 Cumartesi
arsızın teki
seyretmek, bir manzarayı, bir insanı.. uzun uzun seyretmek, geceyi seyretmek, gidişâtı seyretmek.
24 Temmuz 2015 Cuma
Unutulanları neyleyelim
Anlatacak ne de çok şeyimiz var diye söze başlamalıydım. Fakat nota doğru, ses yanlış.
Kızdıklarım incinilmişlikleri çarşaf misali örtüyor yine.
Kızdıklarım incinilmişlikleri çarşaf misali örtüyor yine.
Küçük Kaçış Günlükleri | Gün 4-6
...
Benim çadır kurmaya başladığımız zamandan itibaren hafiften başım ağrıyordu.
Benim çadır kurmaya başladığımız zamandan itibaren hafiften başım ağrıyordu.
23 Temmuz 2015 Perşembe
22 Temmuz 2015 Çarşamba
Yabancı
Bu dünyadan kendimi soyutlayabilsem keşke. Keşke insanların ben yokmuşum gibi davranmasını sağlayabilsem.
karakalem çalışması
Bir sitem yazısı mı bu, gelmeyen vuslat gününe çağrı mı? Yerecek miyim gidenleri pervasızca seyredenleri, suçlu bulacak mıyım arkasını dönüp gidenleri?
21 Temmuz 2015 Salı
20 Temmuz 2015 Pazartesi
19 Temmuz 2015 Pazar
18 Temmuz 2015 Cumartesi
17 Temmuz 2015 Cuma
Kara Üzüm Yaprağı
Kara üzüm yaprağı gözlerim
Sar sarabildiğince kendi
Sar sarabildiğince kendi
hayal mahsülü halüsinasyon
dört yanım dört duvarlarla çevirili, başka evler bu gecekondumun etrafını çevirdi bur da ölen, ölümsüzleşecek. gözlerimi agırtıyor artık karanlık,
Küçük Kaçış Günlükleri | Gün 3-4
...
Tüzünle beraber baya yüzdük, Mustafa pek iyi yüzemediği ve denizi sevmediği için daha çok kumsalda takıldı. Ardından voleybol turnuvası yaptık.
16 Temmuz 2015 Perşembe
If you never try, you will never know !
Denemeden
bilemezsin “en azından denedim” demenin gururunu. Ve asla tamamen sevemezsin,
bir kez kalpten sevilmeden. Yaralar, geçersin. Ama asla yaralanmadan da
kalamazsın.
15 Temmuz 2015 Çarşamba
Beni kendimle bırakmasanıza
Dünyanın dönüşünü hissediyorum. Kendimle öyle baş başayım ki yürürken çıkan ayak seslerimden senfoni oluşturuyorum kafamda.
13 Temmuz 2015 Pazartesi
İçimizde Kalanlar
Yine ctrl a + delete ile sıkıştırılmış bir yazı. Yine ben olamamışım karşınızda ben. Yinelere sığınarak yine.
İki Kuş Farklı Aşklardan
İki Kuş Farklı Aşklardan
Altı kapılı bir sokakta hikayemiz,
Geçiyor tepeden tanıdık güneşimiz,
İki kuş; aşkları farklı.
Bulut ve adam izliyor onları.
Altı kapılı bir sokakta hikayemiz,
Geçiyor tepeden tanıdık güneşimiz,
İki kuş; aşkları farklı.
Bulut ve adam izliyor onları.
12 Temmuz 2015 Pazar
aynamda karanlık enkaz görünür
odamda bir sevgiyi karşıladım beni görünce kalktı birden ayağa, bir eli koltukta baktı bana, sanki bana değilde, o an kurabilecigi bütün hayallere dalıp sıkıştı hayallerin mengene arasına, tabi bende,
11 Temmuz 2015 Cumartesi
Napıcam şimdi ben ?
Her şey fazla yolunda.
Yaptıklarım bütün sema arasında konuşuluyor , herkesin dilinde
Ve O , benden çok memnun.
Şuan hiç bir arzum yok ,
Onun rızasından başka .
Yaptıklarım bütün sema arasında konuşuluyor , herkesin dilinde
Ve O , benden çok memnun.
Şuan hiç bir arzum yok ,
Onun rızasından başka .
10 Temmuz 2015 Cuma
Küçük Kaçış Günlükleri | Gün 1-3
1. Gün
For.Bros.Co ve Var Mıyım Yok Muyum ekibinden 3 arkadaş, bundan yaklaşık 2 ay önce "Yea, çekip gitsek buralardan gezsek diyar diyar otostopla, uyku tulumumuz, çadırımız olsa, onlarda kalsak, ateşimizi yakıp yemeğimizi kendimiz pişirsek, konservelerimizi yesek, ateş etrafında sohbet etsek, yolda yeni insanlarla, yeni lehçelerle, yeni kültürlerle tanışsak... güzel olmaz mı?" dedik.
For.Bros.Co ve Var Mıyım Yok Muyum ekibinden 3 arkadaş, bundan yaklaşık 2 ay önce "Yea, çekip gitsek buralardan gezsek diyar diyar otostopla, uyku tulumumuz, çadırımız olsa, onlarda kalsak, ateşimizi yakıp yemeğimizi kendimiz pişirsek, konservelerimizi yesek, ateş etrafında sohbet etsek, yolda yeni insanlarla, yeni lehçelerle, yeni kültürlerle tanışsak... güzel olmaz mı?" dedik.
9 Temmuz 2015 Perşembe
hiç koleksiyonları
yataktan kalksam mı diye düşünürken hiç kalkmasam, yastığın hep soğuk tarafına yatıyorum, bu şekilde yanağımda ki alevler soğuyordu, içeride konuşmayın,
8 Temmuz 2015 Çarşamba
7 Temmuz 2015 Salı
ilk cemre ve toprak 6
Başımı cama yasladım. Yarım saatim vardı onu doya doya izlemek için. Bizim alışkın olmadığımız hareketli bir şarkı çalıyordu.
6 Temmuz 2015 Pazartesi
Kendime not:
Mutluluk yanıbaşımızda ama uzanıp almak için uğraştığımız yok diye düşünüyorum. Uzanıp almayanlar listesinde de mutlu olup olmamayı seçecek lükse sahip olanlar var.
5 Temmuz 2015 Pazar
pekbi efkarlı
kendimden uzaktayım içine düşüşümden sonra, ben kendi içimde seni çürütüyordum, tehlikeli oyunlar oynuyoruz her sabah, korkuyla dehşetimi saçıyorum ben her sabah, rüyalara uyuyorum
3 Temmuz 2015 Cuma
Bol ışıklı geceler
Bazı geceler olur, sadece ağlamak isterim. Bazen sıklaşır o geceler. O gecelerde o çok sevdiğim, gerekli gereksiz her şeyi anlattığım insanlarla bile konuşmak istemem.
ayrılığın after partysi
Artık yeternce tanıştığımızı düşünüyorum. Hakkımda bilmeniz gereken şeylerin büyük kısmını ilk iki yazımda yeterince anlattım gibi.
2 Temmuz 2015 Perşembe
birşeyler, birşeyler
gerçekliğe yazdırır olaylar bugün gerçeksizliği içinde gerçekten yalnız olan bir kaç metre kare oda içinde bir dünya
Eski Bir Alışkanlık
Daha dört gün bile dayanamazken yokluğuna
Dört günden sonra seni gördüğümde sarılasım geliyorken
Dört günden sonra seni gördüğümde sarılasım geliyorken
1 Temmuz 2015 Çarşamba
Bir başlığı olmasa mesela?
Gün geçmiyor ki kendi başıma şekilli, renkli çoraplar örmeyeyim. Salak gibi bir şeyim günün büyük kısmında.
30 Haziran 2015 Salı
Tatlı Hayat
Insanlar bazı zamanlarda gerçekten yaşamak istemezler bunu anlayabiliyorum. Bazen her şeyden kurtulmanın en kolay yolu budur.
renkli bir özgürlük
Küçükken bazı günlerde elime kalemi alır yazardım. Öyle boş boş her şeyi yazardım. Karşı sınıftaki aşık olduğum o küçük beyi yazardım çoğu zaman.
Merhaba
Bu benim ilk blog yazım. Aslında bu sebeple oldukça heyecanlıyım. Bunu birileri okuyacak mı, birileri bu yazdıklarım hakkında ne düşünecek hiçbir fikrim yok. Açıkçası çok da umrumda değil.
29 Haziran 2015 Pazartesi
ahsen-ül kasas
yaşayıpta yaşlananlardanmıyız yoksa yaşıyamadan yaşlananlardanmıyız bu beynimi karıştırır yaşıyamadıklarımızın yaşına varacaklardanmıyız geçikmiş göz yaşlarındayız zifiri karanlıkta bir katil
Büyüklük pazarı
Annemin elinden tutup heyecanla pazara gittiğim günlerin herhangi birinde güzeldin, hayat. Belki güzel olan annemin elini tutunca kimsenin canımı yakamayacağını biliyor olmamdı. Annem korurdu, koruyabilirdi bir zamanlar.
28 Haziran 2015 Pazar
yazdıkça varlığımın sıradanlığından kurtuluyorum
çarmıha geriliyor aklımdaki manşetler
tozlaşmış kitablar kitaplığımda eskirler
sinirlerim bozuluyor
ben bir sosyopatım insanlar uzak durun benden
beynimde fosilleşen birşey var keşke sol yanımı yok edebilsem
beynimde fosilleşen birşey var keşke sol yanımı yok edebilsem
bu gecenin işcisiyim
zamanın hiçliğindeyiz kaybolmuş sessizliğiz
eskileri ayıklıyacak çercevelerden kesiğiz
27 Haziran 2015 Cumartesi
Pembe Bir Dünyaya Yolculuk
Hislerimi, düşüncelerimi daha kalıcı hale getirmenin yolunun yazmak olduğunu keşfettiğim günden beri yazıyorum.
26 Haziran 2015 Cuma
24 Haziran 2015 Çarşamba
23 Haziran 2015 Salı
19 Haziran 2015 Cuma
Yol
Bir yazı yazarsınız, hayatınız değişir. Bir yazı okursunuz, hayatınız değişir. Bırakın değişsin. İzin verin değişsin.
17 Haziran 2015 Çarşamba
iki sessiz muhabbet
İki sessiz muhabbet geçti aramızdan. Sen güldün ya! Gönlüm gülüşüne sarılmak için yerinden fırlayacaktı sanki.
15 Haziran 2015 Pazartesi
Yarım
Yarım yamalak bir sitem kalacak hayata benden
Zamanında, gelmeyecek bir sevgiliyi beklemiş olmam
Zamanında, gelmeyecek bir sevgiliyi beklemiş olmam
14 Haziran 2015 Pazar
Yine de
Sen yine de çağır beni
Duymaya doyamadığım o sesle
Sana doğru
Ne olduğunu bilmediğim
Senin de bilmediğin
Hiç kimsenin bilmediği
Ama evrenin sana söylediği
Benimse kulağıma evvelden fısıldanmış
Öyle aşina, öyle alışılmış
Çağır beni
Ben gelene dek
Hatta hiç gelmesem de
Sen yine de
12 Haziran 2015 Cuma
Neticesi Sonbahar
Bu şehirde kahverengi dallardan yeşil yapraklar uzardı
Sen giderdin de delikanlı, arkandan kimler kimler bakardı...
Sen giderdin de delikanlı, arkandan kimler kimler bakardı...
8 Haziran 2015 Pazartesi
Asi ve Mavi
Bana hep gökkuşağının 7 rengini gösterdiler. Hiç senden bahsetmediler sevgilim. İlk defa sana sevgilim diyorum asi mavi.
7 Haziran 2015 Pazar
Doğuştan Şair
Çünkü ben hep sarhoşum
Rüyalara tıkılıp kalan
Gerçeklikten reddedilen
Affedilemeyenim
Nasıl bir şair olabildim ki
İnsanların kalplerine bile dokunamadan
Nasıl kayıp olabildim ki
Gidecek bir yerim bile yokken
Niye hala bir şeyleri arıyordum ki
Kalbimdeki boşluk
Agzına kadar içkiyle doluyken
Seni mi arıyordum yoksa
Hala mı içkiyi
Rüyalara tıkılıp kalan
Gerçeklikten reddedilen
Affedilemeyenim
Nasıl bir şair olabildim ki
İnsanların kalplerine bile dokunamadan
Nasıl kayıp olabildim ki
Gidecek bir yerim bile yokken
Niye hala bir şeyleri arıyordum ki
Kalbimdeki boşluk
Agzına kadar içkiyle doluyken
Seni mi arıyordum yoksa
Hala mı içkiyi
6 Haziran 2015 Cumartesi
Olmaz mıydı?
(14:15)
Son trene geç kalmamalıydım
Bu şehirden ve özellikle ondan,
olduğunca uzağa gitmeliydim.
5 Haziran 2015 Cuma
Aşk Bahsi
Artık yazmaktan başka çarem yok.
İnsanın gözü bir kere kaydı mı, gönlünün kayması da muhtemel oluyor. Bu gönül kayması; göz kaymasının zamanına, o zamanki ruh halinize göre degişiyor.
İnsanın gözü bir kere kaydı mı, gönlünün kayması da muhtemel oluyor. Bu gönül kayması; göz kaymasının zamanına, o zamanki ruh halinize göre degişiyor.
4 Haziran 2015 Perşembe
3 Haziran 2015 Çarşamba
Bilmiyorum
Bilmem biliyor musun , bilmemek çok yorucu.
Belki de tek bildiğim bu , bilmemenin yorucu oluşu.
1 Haziran 2015 Pazartesi
Tükenmezliğe Doğru
Yalnızlığım kimseyi reddedemediği için bu haldeydim belkide. Tükenmişlik sendromu yaşıyordum yavaş yavaş..
31 Mayıs 2015 Pazar
30 Mayıs 2015 Cumartesi
28 Mayıs 2015 Perşembe
27 Mayıs 2015 Çarşamba
Gri Eksiklik
Uzun zamandır yazmıyordum. İçimde yazılması gereken, yazmam gereken çoğu şey var fakat bir türlü hiçbir kelime,hiçbir cümle doyurmuyor duygularımın karnını.

26 Mayıs 2015 Salı
Soğuk Kanlı Bir Katilin Kaleminden
Elindeki şırıngayı masanın üzerine bıraktı. Kafasının içinde hala O'nun sesleri vardı. "Yapma" diyordu, gözleri yaşlı bir şekilde. "Bunu sen istedin" dedi kendi kendine, yerdeki cesede bakarak.
25 Mayıs 2015 Pazartesi
Sabah Ezanında Yazılanlardan
Gidemedim. Bir insanın hayatı birkaç söz ile nasıl bu derece değişebilir
anlamıyorum. Hani yıllar önce söylenen bir söz.
24 Mayıs 2015 Pazar
22 Mayıs 2015 Cuma
Hüzün Kovan Kuş'um'a
Neyin günahıydın sen. Neyin borcu bilmiyorum ama böyle ödenmemeliydi. Belki de gitmem en doğrusu ama bu çok zor benim için. İsteyerek mi bırakıyorum seni arkamda öylece ?
İnsan barındıran sokak-sokak barındıran insan
Ve karanlık çöker sokağa-insana.İnsanlar evlerine çekilir geceleri. Kimileri geçim derdiyle, kimileri çocuğunu nasıl güldüreceği endişesiyle, kimileri sevdiğine kavuşma umuduyla, kimileri yalnızlığıyla evini doldurmak için, kimileri ana-babasının yanına.
21 Mayıs 2015 Perşembe
İyi dostlar biriktirdim, hepsi ailem oldu.
Hıçkıra hıçkıra ağlarken elinizi tutup biz birlikteyken bize hiçbir şey olmaz, bizim bizden başka kimsemiz yok diyen ve bunu iliklerimize kadar hissettirebilen dostlar.
18 Mayıs 2015 Pazartesi
Sevdim, Sıkıldım Dedim...
Sevdim, Sıkıldım Dedi...
Allah biliyor ya...!!!
Yalansız sevdim...
Edepli sevdim...
Allah biliyor ya...!!!
Yalansız sevdim...
Edepli sevdim...
17 Mayıs 2015 Pazar
Misifra
Sabahın ilk ışıkları nasıl oluyor da koskoca evrende benim penceremi buluyor ki?
Gözlerimi açmayayım mı diye tüm bu sapıkça uyandırılış?
Gözlerimi açmayayım mı diye tüm bu sapıkça uyandırılış?
16 Mayıs 2015 Cumartesi
Yokum
Her adımda başa dönüyormuşum gibi bir his. Bakın, diyorum işte; insan olmak gerçekten zor. İki yılı geçti ben kendimi aramaya başlayalı.
15 Mayıs 2015 Cuma
14 Mayıs 2015 Perşembe
Format At Geçer Qnq
Dikkat: Bu yazıda gereksiz derecede fazla benzetme bulunmaktadır.
2010 yılının başına kadar xp kullanıyordum.
13 Mayıs 2015 Çarşamba
ilk cemre ve toprak 4
-Neden ilk cemre? Neden?
-Neden toprak? Neden?
Anlam veremiyorduk, birbirimize, kendimize, kendilerimize, bize, aramızdaki şeye. Neydi derdimiz?
-Neden toprak? Neden?
Anlam veremiyorduk, birbirimize, kendimize, kendilerimize, bize, aramızdaki şeye. Neydi derdimiz?
12 Mayıs 2015 Salı
kusurlu an mı kusurlu insan mı?
beş yaşındaydım, küçüktüm, ufacıktım,
saçlarım kısaydı
o yüzden örüp ucuna beyaz papatyalar takamadım.
saçlarım kısaydı
o yüzden örüp ucuna beyaz papatyalar takamadım.
10 Mayıs 2015 Pazar
8 Mayıs 2015 Cuma
ilk cemre ve toprak 3
Sırtımı bahçe duvarına yaslamış, bacaklarımı sol yanıma alıp
oturmuştum. Soğuk değildi bahçe duvarı, hiç soğuk olmamıştı. Başımı geriye
yaslayıp gökyüzüne bakıyordum. Aklımdan geçen mısraların haddi hesabı yoktu.
Papatya
Bir şeyler canımı yakıyor.
Bu gece papatyalarım soldu sevgilim.
Bu kavurucu acıya dayanamadı onlarda.
Yavaş yavaş tükendiler.. Gittiler..
En kötüsü de bir daha fallarına bakamayacak olmam.
"Seviyor - Sevmiyor "..
Sevmiyor da kaldı tüm yapraklarım,hecelerim.
7 Mayıs 2015 Perşembe
ilk cemre ve toprak 2
…
Güldü.
-İsmin bir yerden kulağıma çalınmış gibi.
-Sanmıyorum ama gözlerine çalınmış olabilir, yaz geldi
malumun.
4 Mayıs 2015 Pazartesi
Sezen ve Ben
Bi "Seviyorum." deseydin bütün yaralarım sarılacaktı
Ama ne sen doktordun ne de bu işin oluru vardı
Ama ne sen doktordun ne de bu işin oluru vardı
3 Mayıs 2015 Pazar
denizi kül eden adama
Kimbilir belki bir gün adın önem kazanır. Adını tutarım aklımda mıh gibi, gidişini değil.
Sevmeyişlerini, olmayışlarını hak edecek ne yaptıysam helal olsun şu yalnızlığıma.
Sevmeyişlerini, olmayışlarını hak edecek ne yaptıysam helal olsun şu yalnızlığıma.
1 Mayıs 2015 Cuma
Mağlubum
Artık yaşamdan bir umudum kalmadı. Bırakın beklentiyi, en
küçüğünden bir umudum bile yok. Gelecek güzel günlere dair… Artık bu, umrumda
da değil. "Belki de mutluluk sadece
30 Nisan 2015 Perşembe
29 Nisan 2015 Çarşamba
7 Gün-Bölüm 6
Not: Bu hikayenin ilk beş bölümünü karışık şekilde okuyabilirsiniz. Hikayenin gidişatını herhangi bir şekilde etkilemez. Ama 6. ve 7. bölümleri sırayla okuyunuz.
Bölüm 1
Bölüm 2
Bölüm 3
Bölüm 4
Bölüm 5
Bölüm 7(Final)
7. Gün Saat 13:13
Bölüm 1
Bölüm 2
Bölüm 3
Bölüm 4
Bölüm 5
Bölüm 7(Final)
7. Gün Saat 13:13
27 Nisan 2015 Pazartesi
Sonu Olmayan Hikaye
Bazen bir şeylerden vazgeçmek gerekiyor. Göz göre göre. İçin yana yana.
Yolun başından bir şekilde koşarak kaçmak gerekiyor.
Yolun başından bir şekilde koşarak kaçmak gerekiyor.
Canımın Acısı
Sayfalarca yazacak şeyi nereden buluyorum gerçekten bilmiyorum. Ama bu aralar özellikle sadece sana yazabiliyorum.
26 Nisan 2015 Pazar
sahi papatyaysan kimi koparabilirsin
Kaldırımın köşesinde arıyorum kolumu kaldırabilecek kuvveti. İnsanlara bir şey açıklama zorunluluğu manasız artık.
25 Nisan 2015 Cumartesi
7 Gün-Bölüm 5
Not: Bu hikayenin ilk beş bölümünü karışık şekilde okuyabilirsiniz. Hikayenin gidişatını herhangi bir şekilde etkilemez. Ama 6. ve 7. bölümleri sırayla okuyunuz.
Bölüm 1
Bölüm 2
Bölüm 3
Bölüm 4
Bölüm 6
Bölüm 7(Final)
6. Gün Saat 12:12
Bölüm 1
Bölüm 2
Bölüm 3
Bölüm 4
Bölüm 6
Bölüm 7(Final)
6. Gün Saat 12:12
23 Nisan 2015 Perşembe
7 Gün-Bölüm 4
Not: Bu hikayenin ilk beş bölümünü karışık şekilde okuyabilirsiniz. Hikayenin gidişatını herhangi bir şekilde etkilemez. Ama 6. ve 7. bölümleri sırayla okuyunuz.
Bölüm 1
Bölüm 2
Bölüm 3
Bölüm 5
Bölüm 6
Bölüm 7(Final)
1. Gün Saat 10:00
Bölüm 1
Bölüm 2
Bölüm 3
Bölüm 5
Bölüm 6
Bölüm 7(Final)
1. Gün Saat 10:00
Mutluluğun Gerekliliği
Bir şeyleri kaybetmenin zamanı çoktan geldi de geçiyor bile.
Şimdi artık yeni tatlara yelken açma zamanı .
20 Nisan 2015 Pazartesi
7 Gün-Bölüm 3
Not: Bu hikayenin ilk beş bölümünü karışık şekilde okuyabilirsiniz. Hikayenin gidişatını herhangi bir şekilde etkilemez. Ama 6. ve 7. bölümleri sırayla okuyunuz.
Bölüm 1
Bölüm 2
Bölüm 4
Bölüm 5
Bölüm 6
Bölüm 7(Final)
2. Gün Saat 21:12
Bölüm 1
Bölüm 2
Bölüm 4
Bölüm 5
Bölüm 6
Bölüm 7(Final)
2. Gün Saat 21:12
19 Nisan 2015 Pazar
Severdim Seni
Yakışırdık be seninle.... Üzmezdim ben seni, elin soğuk sudan sıcağına geçerdi elbet ama yormazdım da fazla....
16 Nisan 2015 Perşembe
Esmer Kız
Kapı çalıyordu. Kim gelecekti ki bana. Ev arkadaşıma gelmiştir diye düşündüm. Bakmadım. İkinciye çaldı.
15 Nisan 2015 Çarşamba
Hışırtılar
Hışırdıyorum. Sarı led ışık bana
eşlik ediyor. Etrafım masalarla dolu. Bazısı dolu bazısı boş. Oraya gelme
amacımı unutuyorum zamanla. Hışırtıların arasında kayboluyorum. Hışırtılar da
kayboluyor.
Gelme
Helal olsun sana adam. Ne de güzel darma duman ettin beni tek bir gelişinle. Tüm yürüdüğüm yolları çektin altımdan.
14 Nisan 2015 Salı
13 Nisan 2015 Pazartesi
7 Gün-Bölüm 2
Not: Bu hikayenin ilk beş bölümünü karışık şekilde okuyabilirsiniz. Hikayenin gidişatını herhangi bir şekilde etkilemez. Ama 6. ve 7. bölümleri sırayla okuyunuz.
Bölüm 1
Bölüm 3
Bölüm 4
Bölüm 5
Bölüm 6
Bölüm 7(Final)
Eksi 4. Gün saat 15:40
Bölüm 1
Bölüm 3
Bölüm 4
Bölüm 5
Bölüm 6
Bölüm 7(Final)
Eksi 4. Gün saat 15:40
7 Gün-Bölüm 1
Not: Bu hikayenin ilk beş bölümünü karışık şekilde okuyabilirsiniz. Hikayenin gidişatını herhangi bir şekilde etkilemez. Ama 6. ve 7. bölümleri sırayla okuyunuz.
Bölüm 2
Bölüm 3
Bölüm 4
Bölüm 5
Bölüm 6
Bölüm 7(Final)
5. Gün saat 13:35
Bölüm 2
Bölüm 3
Bölüm 4
Bölüm 5
Bölüm 6
Bölüm 7(Final)
5. Gün saat 13:35
11 Nisan 2015 Cumartesi
Baba,Nice Senelere...
11...
Ne garip bir sayı,lisedeki okul numaram,bir futbol takımının oyuncu sayısı belki de haha.
11 Nisan...
Ne garip bir sayı,lisedeki okul numaram,bir futbol takımının oyuncu sayısı belki de haha.
11 Nisan...

10 Nisan 2015 Cuma
Son Şarkı
Farkında değildi kül tablasında yirmi sekiz tane izmarit birikmişti. Her
bir izmarit bir şarkı, bir insan yüreği, bir ciğer parçası anlamındaydı.
9 Nisan 2015 Perşembe
Siyah Yakışan Adam
Işığı sevemedim kendimi bildim bileli
Hep siyahlara sığındım ben sahtelerden kaçıp
Hep siyahlara sığındım ben sahtelerden kaçıp
Aşk' ın Bencesi...
Aşk'ın Bencesi...
Aşk karşılık beklememektir...!!! Karşılıksız aşk, AŞK olur mu...??? Sormak lazım acaba olur mu...???
AŞK'ın Bencesi...;
Aşk: Sevgidir... Sadakattir... Güvendir... Saygıdır...
Aşk da gurur olmaz, kibir olmaz, bencillik olmaz...!!! Seversin, hoş görürsün, kırmazsın, incitmezsin... 'O' 'nun derdini kendi derdinden üstün tutarsın... Kendi derdini unutup 'O' 'nun ki ile hem hâl olursun... Parmağına diken batsa, acısını sen duyarsın... Gözlerini açtığında 'O' 'nla uyanırsın... Kapadığında da sadece 'O' vardır... 'O' 'dur herşeyin... Belki hakketmese de... Ama sadece 'O' 'dur...
Aşk, 'seni seviyorum' derken yanmaktır... Kuru kuruya seviyorumu dizilerde ki sinema filmlerinde ki artistler de yapar... Seviyorum derken, için titrer... Acaba dersin, yakar mı canını bu söz... Yoksa karnına ağrılar mı girer... Ya da dişimi ağrır... Yine düşünürsün seviyorum derken bile, "aman o incinmesin" edâsıyla...
Seviyorum' a karşılık beklersin, sızlamasın yüreğin diye... İstersin yüreğini çırpındıracak birşeylerin birkaç kelâmın olmasını... Beklersin buğulu gözlerle bir "özledim" 'i...
Aşk, yanarken yakmaktır... Tek başına yanmamaktır... Tek başına yanarsan, ateşin de kul olup uçarsın anlamsız yere, meçhule...
Aşk, bir çift göz uğruna nice gözleri fedâ etmektir... Fedakârlıktır aslında aşk...
Sen yanarken 'O' yanmıyorsa aşk değildir o... Kendi kendine umarsızca bir çırpınıştır aslında...
Aşk, bir çift gözde kaybolup gitmektir bir daha dönmemek üzere, yaban diyârlara bir meleğin kanadında...
Aşk, BERABER YAŞAMAKTIR, acıyı tatlıyı, gamı kederi, yüzde açan gülleri gözden akan yaşları, omuzlara yük olan dertleri kalbe fazla gelen sevinçleri...
AŞK, BİZ OLMAKTIR... İKİ KİŞİ YAŞAMAKTIR...
Karşılık olmadan aşk olur muymuş bilmem anlatabildim mi...???
Aşkın bencesi...
8 Nisan 2015 Çarşamba
Ve Güldü
Filyos'a düşmüştü yine yolu. Hep tiyatro oyuncusu olmak istemişti ama
sahneye ilk ve son kez on iki yaşında çıkmıştı ya da on bir idi galiba.
7 Nisan 2015 Salı
Yürüyen Merdiven
İlkbahara küçük bir başlangıç yapılmış olsa da kışın henüz etkisini kaybetmediği bir gün…
6 Nisan 2015 Pazartesi
5 Nisan 2015 Pazar
Geçmiş Zamanın Hikayesi
Bugün düşünemedim seni. Çok zor geldi belki, bilmiyorum.İlk defa hiçbir şey hissedemediğimi hissediyorum. Dipsiz bir kuyudayım.
4 Nisan 2015 Cumartesi
Gittiğinden beri burada yağmur durmuyor
En kötüsü ne biliyor musun? Gülüşün değişmiş. Şimdi kim için değişmişse o güzel gülüşün, ona git.
Sensiz Bir Gün Daha
Adetim değildir sabahları kaleme dokunmak. İlk defa cümlelerime eşlik eden baykuşlar değil de neşeyle uçan kırlangıçlar.
Karanlıkta Yaşayanlar
Bazı insanlar gördüğünüz gibi değildir aslında. Gerçi hiçbir insan sizin gördüğünüz gibi değildir.
3 Nisan 2015 Cuma
Sırılsıklam
Başımı kaldırsaydım yanar mıydık
Solar mıydı beyaz çiçekler saçlarında
Seni beklediğim yetmez miydi
Elimde mor şemsiyem hep o aynı ağacın altında
Mümkün müydü benim için o yağmurda seninle ıslanmak
Yoksa yağmur damlalarına mı düşmüştü saçlarını okşamak
Çok mu uzak bana baharı seninle karşılamak
Yoksa baharı avuçlarında mı taşırsın hep
Mümkün müdür gelip ellerini tutmak
Söylesene beyaz çiçekler ellerini tutunca mı açacak
Bir özlemek halinde ben, yağmur ve o çok sevdiğimiz bulvar
O sokaktaki çiçekler de biliyor eminim bunun bir sonu var
Ne zaman geleceksin diye içimde bin bir çeşit bahar
Ve gelmediğin her gün gönlüme yağmurlar yağar
Ondan bende sırılsıklam bir sevda var
Solar mıydı beyaz çiçekler saçlarında
Seni beklediğim yetmez miydi
Elimde mor şemsiyem hep o aynı ağacın altında
Mümkün müydü benim için o yağmurda seninle ıslanmak
Yoksa yağmur damlalarına mı düşmüştü saçlarını okşamak
Çok mu uzak bana baharı seninle karşılamak
Yoksa baharı avuçlarında mı taşırsın hep
Mümkün müdür gelip ellerini tutmak
Söylesene beyaz çiçekler ellerini tutunca mı açacak
Bir özlemek halinde ben, yağmur ve o çok sevdiğimiz bulvar
O sokaktaki çiçekler de biliyor eminim bunun bir sonu var
Ne zaman geleceksin diye içimde bin bir çeşit bahar
Ve gelmediğin her gün gönlüme yağmurlar yağar
Ondan bende sırılsıklam bir sevda var
Ölüm Ama Gerçek
Bir ölünün toprağa karıştığını bilmektir yalnızlık. Çaresizliği, verdiğin nefesin buğusunda görebilmektir. Herkesin şaka yaptığı, güldüğü günlerde O'nu anıp ağlamaktır.
Yazdım
Bu gece kimse için içmiyorum, kendim için de, dertlerim için de içmiyorum bu gece. Canım istediği için hiç değil, eğlenmek için -bizde öyle içkiler yok- sorusu bile komik.
Sanki
Sanki hiç mutlu olmayacakmışız gibi. Sani unutulacakmışız. Kül tablasında sönmemiş bir izmarit, yarım kalan bira şişeleri, bozuk bir radyo veya kırık bir sandalye beni onlara hatırlatabilir.
Soğuk Haziran
Bir haziran bitti ellerimi donduran gözlerimi dolduran bir
gecede.
Aklımda o şarkı,
aynı
yeri tekrarladığım sözleri…
2 Nisan 2015 Perşembe
Zedelenmiş Hayatlar
'' Aklımla henüz
tanışmadığım yıllarda, daha 6 yaşımda, elime tutuşturulmuş birkaç paket
peçeteyle Kızılay metrosunun kepenkleri kapanmadan yetişip kartondan koltuğuma
yatacağım anı heyecanla bekler, bir oyuncağım bile olmadan peçete paketlerinin
cırt cırtlarını açıp kapatarak eğlenir, babamın hiç tanımadığım insanların
önünde diz çöküp ‘’Abi boyayayım mı?’’ demesine anlam vermeye çalışırdım ve
daha o yaşta bile dünyadaki en zedelenmiş hayata sahip olduğumu içten içe
bilirdim.
O'na
Saçlarına bahar mı yağdı ? Gözlerine deniz mi aktı ?
Yoksa bulutlar çadır kurup ateş mi yaktı ? Ya da Tanrılar baldan kaleler koydu. Ellerini çocukken hangi çaydanlığa değdirdin Hala çok sıcaklar , tutamıyorum. Dudaklarından ay doğuyor geceme Gözlerin , tuttuğum yıldızlar oluyor gökyüzünde. Resimlerin duvarlarıma sığmıyor Asa asa bitiremedim hiçliğini Seve seve bitiremedim yüreğimdeki seni. Gel desem gelir misin ? Benim gibi sever misin ? Özlediysen gelsene Hadi çık gel Gözlerine bir fincan kahve doldur da gel Bilirsin severim kahveyi Hem kırk yıl hatrı da olur. Annesi olayım öksüz umutlarının Kolu kanadı olayım uçsuz bucaksız rüyalarının Sarıp sarmalarım ben onları Korurum da süpürgeli cadılardan İstersen emziririm umut yüklü yüreğimden Sen ve ben yürek adamı değil miyiz zaten? Sorular birikti ömrümde Gel de onları cevaplandıralım Haz etmem belirsizlikten Gel de belirsin belirmesi gereken. Bırak yaslanayım çınarına Sulansın gözyaşlarımla Yeşersin , gölge olsun aydınlığa Bilirim sen de hayransın kör karanlığa Oturur izleriz uzaktan güneşin batışını Ben yazılar yazarım sana Sen de şarkılar dinletirsin Beraber dinleriz. Nefesleniriz. Bize yetişmesini bekleriz kaybolan ruhlarımızın Yetiştiklerinde de göçüp gideriz Çınarının rengi de döner sonbahara.
Unutmayı unutmak
Bugün ilk kez canım acımadı. Bugün ilk kez birisi kalbime tırnaklarını geçirip kanatmadı.
Sen Atmaca
Küçük bir kaset çalar vardı bende. Şebnem Ferah dinlerdim. “Küçükken
giydiğim kırmızı rugan ayakkabılar” ı ezberlemiştim.
İç Ses
Sonsuz bir huzur içimdeki. Her şey öyle güzel oturmaya başladı ki yerine ben bile şaşıp kalıyorum.
Biz insanların en büyük sorunu, her şeyi pat pat yapmak istiyoruz.
1 Nisan 2015 Çarşamba
My Immortal
Bana seni, senli zamanlarımı hatırlatan bir şarkı açtım. Neden mutlu olamadığımızı düşündüm. Saatlerce aynı şarkı dönüp durdu kulağımda.
Üç, güç, hörgüç..
Tavan yine üzerime üzerime geliyor
Üzerimdeki neyin etkisi bilmiyorum ama en son bıraktığımda bu oda dönme özelliğine sahip değildi
Gözlerim kapalıyken kurabildiğim dengem
İkinci Son
Uyandım. Yastığımı aradım. Yere uzanıp aldım. Başımın altına koydum. Bir
sigara yaktım. Hiçbir şey düşünmedim.
31 Mart 2015 Salı
Elvedâ Sanılmasın
Sesinle başladı günüm. Sesinle doğmuş gibiyim. Öyle ki başka bir ses ilişmemiş kulağıma. Gözlerine bakacak cesareti bulamadım yine.
30 Mart 2015 Pazartesi
Camus'den mutluluk uzerine...
"Prensiplerine bağlı kalmayı, mutluluğa yeğleyenler, kendilerini şartladıkları koşullar dışında mutlu olmayı da reddederler. Eğer kazara mutlu olurlarsa, elleri ayakları dolanır, mutsuzluktan mahrum kaldıkları için mutsuz olurlar."
Papatyadam
Kalbimin her bir titreyişini ben sana yoruyordum adam..
Her göz kırpışımda endişeleniyordum tek bi mimiğini kaçıracağımdan.
29 Mart 2015 Pazar
Şizofren
Yine leyla zamanları..
Aklımın başımda olmayıp kıbrısta bi kumar masasında bahis olarak ortaya atılmış o saçma 10luk gibi olduğu zamanlardayım..
Kış Papatyası
Güneşin doğmasına az bir süre kalmıştı.
Kış papatyası yine üşümüştü, o kadar üşümüştü ki yorganına sarılmaktan
kolları yorulmuştu. Soruyordu İstanbul’a “şimdi mutlu musun?” diye.
Aylaklık
Aylaklık nedir sen bilir misin? Biraz anlatayım istersen. Aylaklık sabah
kalktığında elini yüzüü yıkamadan, bir yudum bile su içmeden o kupkuruz
boğazından geçmesini istediğin şeyin lanet bir sigara olduğunu
düşünmektir.
28 Mart 2015 Cumartesi
Aşk ve Korku
Aşk. Biraz bağımlılık gibi. Görmeden duramamak. Görünce de duramamak. Kısaca aşk bir "duramama hâli".
Unutulmayan İzler
"Birini bir zamanlar sevmiş olmak insanın içinde iz bırakıyordu. İnsan artık o birini sevmese bile, iz kalan yerler acıyordu."(ALINTI)
Bir Çaya Bir Sigaraya
Kendime dedim ki bu gece erken uyuyayım, olmadı. Her gece aklıma
gelirdin bu gece gelmemiştin hiç. Ancak uyumadım ve gidip bir kahve daha
yaptım ya kendime.
Hiç
Her gece boş bir sayfaya bakarsın. Eline
kalemi alırsın. Bazı geceler birşey yazamazsın. Düşüncelerin öyle yoğun
olur ki vücudun hareket edemez.
27 Mart 2015 Cuma
Yazamıyorum
Yazamıyorum. Ağzımda
yarım bir sigara ile dişlerimi fırçalamaya gidiyorum. Ama yazamıyorum seni.
Az İleride Bir Kasaba
Az ileride
Bir kadın bir
erkeği seviyordu.
Nasıl güzel
sevişti o.
Elinde minik bir kuş tutarcasına.
Ve nasıl güzel inanıştı.
Elinde minik bir kuş tutarcasına.
Ve nasıl güzel inanıştı.
Günlük, masum ve
gizlice.
Azıcık da imkânsızlık
tadı gelirdi ağza ama.
Oysa imkânsız
diye bir şey yoktur demişlerdi
Kimdi onlar, neye
güvenmişlerdi?
Eğer öyleyse
şayet,
Bir gece yarısı
kabuğundan çıkmaya,
Ellerinden sıkıca tutmaya,
En sevdiği şarkıyı paylaşmaya
Hatta ve hatta
Un ufak olmaya
Hazırdı kadın.
Hazırdı kadın.
Fakat tek sorun,
Yalnızca
Uzaklar diye
bilinen
Yaşanılması güç
Kasaba.
26 Mart 2015 Perşembe
Kabul Olan Dua'm
"Sana seccade ısladım yârim. Gel diye dün gece çok ağladım. Çok
yalvardım Rabb’ime, beni günahlardan korusun diye. Korktum, ödüm koptu sana
lâyık olamazsam diye.
Kırık Masa
Gecesini yine kırık masasının sallanmasını izlemekle geçiriyordu.
Biranın köpükleri Arjantin bardağının yanından akmış, kırık masasında
parlıyordu.
Saklanmak,Saklambaç,Sobe
Kendimden kaçarken buldum kendimi bugün.Yine beceremedim.Kaçamadım , buldum kendimi.Sensizlikten , yalnızlıktan , dört duvardan , gözlerinden kaçarkenki gibiydim.Saklambaç oynar gibiydim.
kelebek kanadından bir sabah
Sırılsıklamdım ne zamandır kurumak istemedim. Nemli gözlerime seni ekip biçtim ben buralarda. Herkesi sen sanamadım ki şair olayım.
25 Mart 2015 Çarşamba
Ateş Böceği
Yangınlara çağırıyor sesin
Gelsem yanacağım
Gelmesem donacağım.
Arkam uçurum
Önüm cehennem.
Kelebeklerin İzinde
Yazı kovalıyoruz biz, ellerimizde çiçekler
Hafif bir rüzgar eteklerimizi dansa kaldırmış
Arkamızdan el sallıyor damdan sarkan yeşil yapraklar
Biz koşarken sevgiliye, sevgi diye
Hafif bir rüzgar eteklerimizi dansa kaldırmış
Arkamızdan el sallıyor damdan sarkan yeşil yapraklar
Biz koşarken sevgiliye, sevgi diye
Umrumda Değil
İçimde halledemediğim bir şeyler var
Belki de o yüzden üşümekten rahatsız değilim
İçimde sen varsın ve ben üşüyorum
Yalnız Kurt
Gökkuşağı ne kadar güzel değil mi? Ölüme esen bir sabah yelinde yola
çıkar yalnız bir kurt. Avlayacak mıydı yoksa avlanacak mıydı?
Gözyaşları Diyarı
Gözyaşları diyarı farklıdır. Anlayamazsın. Herkesin diyarı
farklıdır zaten. Hepimizin gözleri bir ara görmeyi unutmuştur. Boğulmuştur.
Sonunda mutluluktan haber verenler olmuştur.
24 Mart 2015 Salı
Yüzleşmek İçindekilerle
Defterimin içi silgi tozlarıyla dolu.Bak yine seni yazıp yazıp siliyorum.Yazıyorum çünkü yapabildiğim en iyi şey bu.
Son
Sadece musluktan saniyeliğine su tutulup tekrar tekrar kullanılan bir
bardak. Her seferinde mermere yapışan. Haftalardır sadece kahve dolu bir
bardağa giren çay kaşığı.
Saçmalanmaz Taranır
Canım yazmak istiyor ama ne yazacağımı bilmiyorum. Kelimeler gözlerimden fışkıracak gibi, kafatasımı içeriden kemiriyorlar.
23 Mart 2015 Pazartesi
F16
Günaydııaaaoooonnh! Aaah! Her yerim ağrıyo! Uff, bu tepemdekiler de ne böyle? Burası ne biçim kokuyo? Üstümdeki bu ağırlık ne?
Umutsuzluk
"Umutsuzluk
benim işim" dedi. Duvarda yırtılmış bir tiyatro afişi görünce.
"Umutsuz İnsanlar". "Umutsuzluk benim işim, size ne
oluyor?" dedi.
Yollar
Dizlerimi omuzlarıma kadar getirmiş, karnı ağrıyan sekiz yaşındaki bir
çocuk gibi oturuyordum bilmem kaçıncı duble rakıdan sonra.
22 Mart 2015 Pazar
Bahara Hasret
Neydi bu gurbetin sebebi? Daha önce yaşamadığım, şu an yaşamak zorunda kaldığım bunların sebebi neydi? Neden daha önce yaşamamıştım bunu? Neden şimdi yaşıyordum?
Son Kibrit
Hani ardı ardına yedi sigara içmiştim ya sekizi yakıp söndürdüm. Dokuza
gidemedim. Birden seni de bitirmek istedim. Sen o kibritle başlamıştın.
Kahve
Sabaha kadar uyumamışım yine. Sabah ezanının okunmasıyla birlikte
mahelledeki kahvenin yolunu tuttum.
Küçük Bir Umut
Densizce girmiştiniz hayatıma değil mi ? En umutsuz anımda,en çaresiz halimde. Hoş gelmiştin kirpiklerini sevdiğim.
Ağlama Çocuk
Sessizce ağlardım dedi çocuk.Ağlardım kimsenin beni göremeyeceği bir yerde.Belki kimseyi üzmemek için... Belki görünmemek için o halde... Ağlamayı yakıştırmazdım kendime dedi çocuk.Ağlamak kime yakışırdı ki zaten , gülmek varken?
Ayna
Bana “Çok şıksın bugün.” dediğinde sevinirdim. Eve gidip aynadan kendime
baktığımda aklımdan onlarca şey geçerdi.
21 Mart 2015 Cumartesi
Soğuk
Hava soğuk. Aylardan Şubat. Hava soğuk ve rüzgarlı. Rüzgar kulaklarımı
ısırıyor. Ellerim. Acıyor. Kalemi tutmaya çalıştığım parmaklarım
yalvarırcasına sızlıyor.
Bardaki Adam
Oturuyordu tek başına bir sandalyede, boş gözlerle süzüyordu etrafını.
Dışarıdan çok mutlu gözüküyordu çünkü önce sağ ayağını sonra iki ayağını
birden yere vuruyordu.
Şanslıysam
Kahve içmeyeceğim bu gece. Sigaranın o mide bulandıran kuru kokusunda
uyuyacağım yine. Yine bir sevda şarkısı açık olacak.
20 Mart 2015 Cuma
Yaşlı Hayatlar
Topuklu ayakkabısından çıkan sesler rahatsız eder derecede yüksekti. Giymesinin sebebi boyunun kısa olması değildi, dikkat çekmek istiyordu. Uzun, turuncu saçlarını, başının sağ tarafından dolandırarak önüne doğru bırakmıştı.
Bir Aşk Meleği Asya
Yine karnı ağrıyordu sabah uyandığında. Bu sabah boğazı daha
kuruydu sanki. Odasındaki lavaboya baktı. Gitmedi. Paketinden bir sigara
çıkardı. Hafifçe doğruldu. Yorganının sarılı-kırmızılı çizgilerine baktı bir
süre, sigarayı ağzına koydu.
19 Mart 2015 Perşembe
En Güzeli
En sevdiğim kitabım olur musun? Biraz yıpranırsın benimle.
Kitaplığımın en başında durursun. Kapağın hep odaya bakar.
Tasma
Uykusuz geçen bir kış gecesinin sabahında bir sigara daha yakmak için
almıştı eline çakmağını. İki defa çaktı. Bir anda dışarıda tipi başladı.
Dünyanın en güzel feministine
Merhaba prenses bundan yıllar yıllar öncesinde sen dünyaya geldin. Evet küçükken yeterince uyuz ve çirkindin.
18 Mart 2015 Çarşamba
Gözlerin
Bazen bir şiir yazmak istiyor canım. Kalemi, kağıdı alıyorum elime. İlk
kelime gözlerin oluyor. Devam edemiyorum çok, yarısında atıyorum.
Karadeniz
Ah be Karadeniz. Seni Cebeci sahillerinde tanıdım. İlk biramı sana
bakarak içtim. Belki de şişesini sana attım hatırlamıyorum.
Tüm Yengeçlere
geceler beni kahrediyor
geceler dinliyor beni en çok,
onlar seviyor beni enlere dokunarak
en güzel dansımı onlar görüyor
en güzel kırmızımı
geceler dinliyor beni en çok,
onlar seviyor beni enlere dokunarak
en güzel dansımı onlar görüyor
en güzel kırmızımı
17 Mart 2015 Salı
Hiçbiri ya da Hepsi
Hangisi gerçek? Orta yaşlı, kemik gözlüklü, şalındaki renklerde mutluluğu bulmuş, lacivert üzeri uzay desenli vosvosuyla gezen adam mı yoksa bulanık havada simsiyah gözlüklerini takmış, camlarına film çektirmiş, altın sarısı renkte kaplattığı tank gibi arabasıyla gezen adam mı?
her güzel şeyin bir sonu ah
Biraz daha kalsaydık öyle
Ne vardı sanki!
Her güzel şeyin bir sonu ah
Her güzel şeyin bir sonu var
Senin sonun ben olayım
Sonum gelene kadar.
Bilir Misiniz?
Mutlusunuzdur en azından dertlerinize pozitif bakacak kadar mutlusunuzdur. Size hayatı sevdiren biri vardır o mutlu olduğunda gülümsediğinde tekrar gülümsemesi için uğraştığınız…
Şehrin En Mükemmel Sessizliği
Sabah serinliği, doğmakta olan güneşe aldırmadan parlayan yıldızlar ve o eşsiz mavi... En çok sevdiğim zaman dilimi.
16 Mart 2015 Pazartesi
Poetika'ma Kar Yağar
Seheri ayrı, ikindisi ayrı Mecnûn eder insanı bu şehrin.
Siliniverir sislerin arasında senin de buğulu gözlerin.
Poetika'ma kar yağar, ben seni özlerim
Bu güzel havalarda sen de ayrı özlenirsin.
Siliniverir sislerin arasında senin de buğulu gözlerin.
Poetika'ma kar yağar, ben seni özlerim
Bu güzel havalarda sen de ayrı özlenirsin.
15 Mart 2015 Pazar
Not
Gecemi aydınlatan gözlerini sadece ben öptüğümde ve uyku
melekleri göz kapaklarına oturduğunda kapat, olur mu sevdiğim?
İnsanın İçi Bu Kadar Karmaşık Olmamalı
Böyle bir ortama ait olmadığımı anladıktan sonra yapılan yanlışlardan pişmanlık duymak çok kötü.
Ayaküstü
Hani bir arkadaşınla alıp biraları oturursun ya. İncesaz açarsın arkada.
Şu an bende olduğu gibi. Muhabbete başlarsın.
İşte O Zaman Yağmur Yağar
İçinde yalnızca mutluluğun olduğu bir yazı yazmak istiyorum. Ama biz kim
oluyoruz ki yağmuru durduralım.
İlk Hayat Üzerine
Çocuk olmak : "Dünyanın en büyük özgürlük bildirisini gülerek imzalamaktı." Yaş almanın getirdiği yaşanmışlıkların sancısı her geçen gün kıvrana kıvrana eritmezdi seni. Belki de en büyük sancın yediğin yemeğin verdiği rahatsızlıktı.Sindirim sistemin ya da midenin sana küçük bir şakası.
14 Mart 2015 Cumartesi
Küçük bir yağmur damlası
Kafamı çevirip cama baktığım da kendimi görüyorum akıp giderken. Ne de güzel ilerliyorum öyle . Nasıl da mutsuzum,umutsuz...
Gecemin Güneşi
Yine o sıradan bol kahve ve sigaralı
gecelerden biriydi. Dışarıya baktığımda birkaç sokak lambası görüyordum.
Unuttum O'nu!
Aylar olmuş seni görmeyeli. Dostum olan kadehleri elime aldığımda ismini
söylüyorlardı bana, mezelere baktıkça yüzün geliyordu aklıma.
Korkuyorum Karanlıktan
Korkuyorum karanlıktan. O yüzden bekliyorum sabah ezanlarını. Ben sabah
ezanlarında bile seni seviyorum.
13 Mart 2015 Cuma
Saka Kuşu
Bana zaman ayırabilecek misin o tatlı hayatında? Belki de tüm zamanını verirsin bana, belki de hayatını verirsin.
İstediğimde bu zaten. Benim hayatım senin, beni ısıtan güneş, beni ıslatan yağmur. Hepsi senin. Sabah beni uyandıran saka kuşu, gece uykumu kaçıran baykuş. Hepsini al. Denizde peşinden koşup yakalayamadğım o mavi balık varya al o da senin olsun. Denizlerimi al hatta. Sevincimi, hüznümü, heyecanımı. Ama bana birşey ver sevgi, senin sevgini. Senin saka kuşun, senin güneşin kalsın sende. Sen daha fazla ısın, sen daha mutlu ol. Bana yalnızca sen lazımsın.
İstediğimde bu zaten. Benim hayatım senin, beni ısıtan güneş, beni ıslatan yağmur. Hepsi senin. Sabah beni uyandıran saka kuşu, gece uykumu kaçıran baykuş. Hepsini al. Denizde peşinden koşup yakalayamadğım o mavi balık varya al o da senin olsun. Denizlerimi al hatta. Sevincimi, hüznümü, heyecanımı. Ama bana birşey ver sevgi, senin sevgini. Senin saka kuşun, senin güneşin kalsın sende. Sen daha fazla ısın, sen daha mutlu ol. Bana yalnızca sen lazımsın.
Korkuyorum
yalnız bir şeyden. Her şeyimi alıp hiçbir şey bırakmazsın diye.
Başkasına verecek birşeyim kalmaz. Ölene kadar yalnız uyuyup, yalız
uyanırım. Aslında birşey vermeyecceksen saka kuşu kalsın. Uyandırır beni
sabahın erken saatlernde. Kahvemi ve sigaramı alıp otururum bende
yanına. Suyunu ve yemini veririm ona. Ancak asla bir eş almam. Sevgili
kaybetmek bir insanı öldürebiliyorsa, benim tek mutluluk kaynağım olan
saka kuşunu ne hale getirir. Bir düşün.
Eğer geleceksen hepsini al ama gelmeyeceksen saka kuşunu bırak bana.
Yalnızlığımın güzel bir sesi olsun.
Yalnızlığımın güzel bir sesi olsun.
12 Mart 2015 Perşembe
Papatyamın Son Yaprağı
Bu, koparmakta olduğum son papatya yaprağı
Bu son sefer
Bitiyor gönlümün sevmek yasağı.
Bu son sefer
Bitiyor gönlümün sevmek yasağı.
11 Mart 2015 Çarşamba
Mehmet Burak ve kazandibi
Mehmet Burak karanlık bir odada tek başına oturuyordu. Birkaç saniye sonra kapı açılma sesi duyuldu. Ardından ışık yandı. Masanın üstündeki ışık sadece masayı ve masanın etrafındaki dar bir alanı aydınlatıyordu. Gelen kazandibi'ydi. kazandibi yavaşca masanın diğer ucuna geldi, sandalyeyi çekti ve oturdu.
Mandalina Kokulu Ev
Bir ev görmüştüm.Pencereleri tahtadan,duvarları sarmaşıklara meydan okuyan bir ev... Yaklaştıkça bir koku geldi burnuma.Rengi bile vardı bu kokunun.Turuncu... Turuncu bir koku...
Aşk
Aşk...aşk dediğin nedir ki gülüm .Aşk belki de dünyadaki en saçma ve bir o kadar da anlatılamaz anlatılması mümkün olmayan ve herkese göre tanımı farklı olan herkesin farklı yorumladığı sevme hissidir.
Hüzünlü Bulutlar
Kaldırımın üzerinde parmak uçlarımla çizgilere basmadan yürümeye çalışırken yağmurun ensemden içeri girdiğini hissediyorum.
Ürperiyorum.
10 Mart 2015 Salı
Sek Rakı
Gökkuşağıymış, yağmursuz bir sonbaharmış, sıcak bir kış sabahıymış. Bunlar mı görebildiğiniz şeyler? Bunlar mı anlatabildikleriniz? Ben bugün yolcu uçağına çarpan bir denizaltı gördüm, bir duble Tekirdağ yeşil daha fondip yapıp, iki parça Arnavut ciğeri yerken, yarım bıraktığımı düşündüğüm bir Parliament ararken, bulutları seyrederken. Bir tren yanlarından geçerken denizaltını ortadan ikiye böldü.
8 Mart 2015 Pazar
Gidenler & Kalanlar

Verilen değeri öylesine geride bırakıyorlar ki o değeri ne yapacağını bilemiyor insan.Gözyaşları yoluyla vücuttan atılmak istenen değer , gitmiyor.Kalanda , gidene dair bir o değer kalıyor ; kalmasa... Gidende kalana dair bir sözcük bile kalmıyor oysa...
Bazıları gidiyor hiç umursamadan.Çıkıp gidilen bir hayat değilmiş gibi gidiyorlar.Kalmak daha zormuş gibi gidiyorlar.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)