15 Nisan 2015 Çarşamba

Hışırtılar


Hışırdıyorum. Sarı led ışık bana eşlik ediyor. Etrafım masalarla dolu. Bazısı dolu bazısı boş. Oraya gelme amacımı unutuyorum zamanla. Hışırtıların arasında kayboluyorum. Hışırtılar da kayboluyor.

                Önümde bir kız var. Saçlarını topluyor. Sorular beliriveriyor bir anda. Adı ne? Nerede okuyor? Nasıl biri? İyi mi? Uyumlu mu? Mutlu mu? Beni tanısa ne düşürdü? Acaba o O mu? ... Hiç verilemeyen cevaplardan sonra yeteri kadar zaman aldıklarına karar verip yavaş yavaş gidiyorlar. Geride hüzünle karışık bir boşluk hissi bırakıyorlar. Birkaç tanesi geride kalıyor. Boşluk hissinin son rütuşlarını yapıyorlar. Acaba O nerede? Ne yapıyor? Mutlu mu ki?

                Yavaş yavaş kaybolmuşluğumdan geri geliyorum. Hışırtılar da geliyor. Gittikçe kararan hava, benim de onların arasına karışmam gerektiğini hatırlatıyor. Sessizce bir ah çekiyorum.  Devam ediyorum hışırdamaya.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder