yazdıkça varlığımın sıradanlığından kurtuluyorum

çarmıha geriliyor aklımdaki manşetler

tozlaşmış kitablar kitaplığımda eskirler

eskici bugün götürsün eskiyenlerimi 

eskisi kadar iyi değilim zamanla çok eskidim ben

bir yolculuğa çıkıyor ruh bedenden ayı dünyayla arasında bir bağ yok beden tek başına kaldı

kusursuz bir sevgiye başımla beraber varım korkmıyacak aynalardan bu ruhun aynalara zaafı vardı

her bir yerde şeytan vardı bize melek lazımdı hergün yeni bir derde kafamı sokacak biryer buluyordum istemesemde gördügüm şu renk gökkuşagında olmasın bu benim ilk keşfettigim

bekliyorum hala kurtaracak mı beni bir melek üstümüze konmadı ki kaybediyorum herşeyi, yakında kaybetcem ben herşeyi, aklımın zindanına kaydettim herşeyi, bu beni öldürüyor ruhsuzları besliyen bir dünya yok evsizim kendimle tartışıyorum şu taşıyamayışlarımı kavgam hiç bitmiyor boktan bir durumun umutlanma anları işkence ediliyor uyurken rüyalarımda şu kokmuş cesedimden kurtulmalıyım birazdan

biz söyleriz size kalır cümleler

ben doğduğumda ölümle çatıştım yıpranıyordum beynim bu tantana arasında en çok çöküşü yaşıyordu hala ayakta olduğunu iddaa ediyordu nefes almayan her bir nesne gözümde canlanıyordu yaşadıkça unutuyorum sevmeyi özlemeyi unutuyorum aşkı 

aşık olmak istiyorum !

-sen benim yok olmamı istiyorsun neden aşık olmak istiyorsun

- seni bu şekilde daha rahat kesin olarak öldürebilirim,işkenceyle

zamanın geçmesini istemiyorum katlanamadığım uykusuzluğumu en içten rüyalara dalmışken görsen o gün bugün sende uyumazsın hatırlasana bana en son ne zaman gökyüzüne bakıp da umutlandın dayanacak bir tahtası bile yok aklımın - bir adım daha atmak istemiyorum şu dünyanın merdivenine - 

yazdıkça kendimi varlığımın sıradanlığından kurtuluyorum hislerimin kimi zaman bir şey hissetmediğini yazıyorum kimi zaman bütün hislerim tek birşey hissettiğini 

kalıcı hasar beynimdeki yangın derin

zamanda ilerledikçe geriye dönme istemlerin

beynimdeki sesler en iyi ses sistemleri

rutubetli bir evde insanlara seslendim