4 Ekim 2015 Pazar

O




Onun yanındayken sanki kalp atışlarımın hoparlörden verilişini duyuyorum

Sonra ellerim deprem bölgesine çevriliyor birden
Enkaz altında kalıyor göğüs kafesim
Bir kuş uçuyor gönlümden, nice umutlar beslemiş yürekcağzında
Çıkmak istiyor, özgürlük istiyor
Ulaşmak istiyor, fısıldamak istiyor rüzgara,
Bir sevda şarkısı tüttürmek istiyor kulaklarına
Duvarlara çarpıyor.
Sanki gökyüzü ona hapismişçesine
Dört bir tarafı duvarlarla çevriliymişçesine.

Onu görünce kilitleniyor gözlerim
Yanaklarım al al, yangın yeri sanki.
İtfaiye geç kalmış gibi.
Tüm benliğimi bir heyecan sarıveriyor,
Şimdi kalbim duracak gibi.
Bir kalp bu kadar atışa nasıl dayanabilsin ki?

Onunla konuşunca zihnim boş bir teneke oluveriyor
Kelimeler sanki içimdeki bir mağaraya saklanıvermiş
Ne desem kendi içimde yankı yapıyor
Ne kadar bağırmak istesem
O kadar çok susuyorum 
Ve bir "Merhaba" dökülüyor ağzımdan
Başka bir şey diyemiyorum,
Sanki dersem her şeyi itiraf edecekmişim gibi
Saklanan kelimelerim bir anda "sobe" olacakmış gibi.

Onu düşündüğümde bir gülümseme konuveriyor dudaklarıma
Onu düşündüğümde acı, derin difrizlerimde bekliyor gibi ısınmayı.

Nasıl da yaşıyorum dört mevsim birden
Nasıl da tüm afetler başımda,
Onun yanındayken.
Sâhi yağmur da ıslatırken bizi, şükrettirmez mi?
Fırtına çıkmışken bir hararetle, yerden kesmez mi ayaklarımızı?
Kara kış almış başını gidiyorken, bir sıcak çay iyi olmaz mı içimize?

Şimdi bir vuslat
Açtırmaz mı çiçekleri gönlümüzde?

2 yorum: