22 Ekim 2015 Perşembe

Hadi

Kaybetmiş. Hesabını hiç yapmadığı tüm parasını. Arayıp sormadığı sevgilisini. Bir anlık sinirle en yakın arkadaşını.
Yorgunluktan işini. Can sıkıntısından tüm flörtlerini kaybetmiş. Yine dönmüş Anadolu sigarasına. Vespa küllüğüne birer birer söndürüyor. Sonbaharda bir arı girmiş evine. Saat 5:57. Arı ışığa çarpıp çarpıp duruyor. Vazgeçmiyor. Ölmesini bekliyor. Rahatsız olmuyor. Ayakları üşümüş. Teras kapısı hemen yanında ve açık. Kapatmaya üşeniyor. Arkada bir kadın şarkı söylüyor. Kim bilmiyor. Neden çalıyor onu da bilmiyor. Tam net duyamıyor bile. Sadece bir kadın var. Bir de klarnet. Durup Anadolu sigarasından bir duman daha aldıktan sonra yazdı tüm bu satırı hiç duraksamadan.  Mesela az önce aklına geldi adını bilmediği çiçeği sulamak. İki defa ölümden döndürmüştü. Bir keresinde iki buçuk ay su vermeyi unutmuş sapsarı geri almıştı çiçeği balkondan. Bir bardak su verince düzelmişti. Ne kadar güzel bir çiçek. Sanırsa çiçek değil bitkiydi. Ama çiçek diyordu ona. Niye bu kadar soğuk. Niye bu kadar yorgunum. Yaşamaya devam etmek istiyor muyum? Yaşamak. Yaşamamak. Yaşayamamak. Yaşatamamak.
Yaşa lan.
Yaşa be oğlum.
Yaşşşşşşşaaaaaaaa koçum benimm.
Oysa ki bunları çok duymuştum.
Peki hala neden yaşayamıyorum?
Bak yine sabah ezanı. Bir iki yazıyı da sabah ezanı eşliğinde yazmak nasip olmadı.
Belki de oldu.
Ama ben hep sabah ezanlarını hatırlıyorum.
En soğuk saat. Tüm şehirde yankılanan bir ses.
Dinine sadık insanlar için günaydın. Bizim için “saat ne ara 6:05 oldu amına koyayım?”
Ver ulan şu biradan da.
Tombul Efes belamı sikti. Boğazlar temizlensin.
Lan Winston mu o?
Ver bir kalite de içelim be. Ciğerler temizlensin.
Kahve mi yapacaksın?
-
Hiç gerek yok aslında dostum boşver.

Tamam madem yapıyorsun. Üç kaşık at.
Lan. Süt tozu atma.
Karı gibi kahve içme lan bir daha.
Süt tozunu çöpe atacağım.
Ayağa kalkınca ilk işim.
Hadi lan. Kahve acı olur.
Adam gibi iç.
Oralet mi lan bu.
Heh şöyle.
Şeker mi? Patlamıyor kardeşim. Bırak o şekeri yerine.
Lan ben içemeden uyuyacağım sanırım.
Yok lan kalkarım.
İki saat uyuyayım be.
İki saat lan.
Çok mu gördün pezevenk.
Bak lan Ötme Bülbül çalıyor. Sana gelsin bu şarkı.
Bitmiş lan. Şans.
Ah “İki Gözüm” çalıyor bak şimdi.
O değil de iki gözümde acıyor.
Ben yatıyorum artık.
Aynen not bırak .
Lan 2 saat sonra 8:09 işte. O saatte kaldırsın.
Yok uyurken söyle unutmaz o.
Manyak mısın lan?
Al şuna yaz telefonunun üstüne koy.
İlk ona bakar tabi lan.
Adam sen ben gibi yalnız mı?
Sevgilisi var.
Bizim gibi telefonu kaybettiğini dört saat sonra farketmez.
Dört saniye sürer.
Yattım ben hadi.
Görüşürüz.
Lan sus az dakikam var.
Hadi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder