Bana “Çok şıksın bugün.” dediğinde sevinirdim. Eve gidip aynadan kendime
baktığımda aklımdan onlarca şey geçerdi.
Bana “Çok yakışıklısın.”
derdi. “Burnum hariç mi?” diye sorardım. “O da dahil.” deyip gülerdi
yeşil gözleriyle. Aynada burnuma bakmaya başladım. Sonra bazı şeylerin
ayna ile değilde insan gözüyle daha güzel olduğuna inandım. Aynaya değil
de insana güvenmeyi. Bir akşam yemeğinde tabağına altı köfte ama kendi
tabağına bir köfte koyan annenin güzelliği sizce aynada mıdır? Ya da
gecenin bir yarısı sessizce yanına sokulup “Abi bu gök gürültüsü senden
korkar mı?” diye sorup yanına yatan bir kız kardeşin güzelliği. Sabah
kahvaltısında bir şey yemeyip, çayını alıp balkonda bir sigara
yaktığında arkadan sana sarılıp da “Ablasının baş belası yine ne derdin
var senin?” diye soran bir ablanın güzelliği. İnsan gözü bile yetmez
bazen bu güzellikleri görmeye. “Baba para versene ya çarşıya gideceğim”
dediğinde elini cebine atıp çıkarttığı iki kağıt paradan büyüğünü sana
veren babanın değerini. Seni her halinle seven insanların güzelliğini
yalnızca sen görebilirsin. Ve sadece onlar senin güzelliğini görür.
Sen ise aynaya baktığında bir “Hiç” görürsün.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder