29 Haziran 2015 Pazartesi

ahsen-ül kasas

yaşayıpta yaşlananlardanmıyız yoksa yaşıyamadan yaşlananlardanmıyız bu beynimi karıştırır yaşıyamadıklarımızın yaşına varacaklardanmıyız geçikmiş göz yaşlarındayız zifiri karanlıkta bir katil
kadar soluk bile içine çekilmemesini istemiyenlerdenmiyiz bağırmaktan sesi kesilenlerdenmiyiz sesi olamıyanların kaçına sesiz kaç tanesin gürültü, kaç yabancı birine tanığız tanıdığımız tanıkların kaç tanesine uzağız, dünyaya basılacak ayakların kaçını biz attık kesilen ayakların kaç tanesine ayaklandık başı kesilenlerin başına baş olup kaldırdın mı başını, üstüme gelen duvarların ruh saatindeyim odayı soğutan gecenin bir hırkası gibiydim, rüzgara bakıyoduk herşeyi değiştirecek rügarlara gördüklerimize bakıyormuyuz yoksa sadece bakıp görmezliktenmi geliyoruz şu gördüklerimin görselliğinde gösterişsizligini görsen birdaha göremezsin hep aynı manzaranın teferrüd kalemiyim ben akren bir adam oldum yolunda hiç gitmiyor hiçbirşey

hiç kimseyiz belirsiz yüzlerin 

üstü cizili hatıraların kollarınımı çizdi, kesik soluklarım cigerlerimden gelmiyor hiç nefes almak inanki gülüşler yasaklandı mı hep yorgan altı mutlulukların uyuya kalmak kaçınılmaz kimsesizliğin içindeki kinlerindemiyiz içimizdeki canavarın içindeyiz anlamadıklarınız içinde beni anlamanızı ah istermiyim ki hiç sanmıyor beni anlamak istemezsiniz içini çürürtür eger beni ayakta tutmak isterseniz aynı hayalin içinde o geminin kaptanıyım alabanda

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder