Kimbilir belki bir gün adın önem kazanır. Adını tutarım aklımda mıh gibi, gidişini değil.
Sevmeyişlerini, olmayışlarını hak edecek ne yaptıysam helal olsun şu yalnızlığıma.
Dönmek mi bu kadar zor olan, yoksa bana dönmek mi?
Mesela bana sigarayı söndürmek daha zor yakmaktan. Kalmalar daha zor gitmelerden.
Bir martı düşün. Yakalamaya çalıştığı simit denizin üstünde kayboldu diye kaçan vapurlardan. Ama hep 8 vapurundaki adam mı atacak simidi? Martının yaptığını akıl mantık almıyor. Bir ben düşün, martılaşmışım. Benim simidim de sendin, denizim de. Seni yine seninle kaybettim. Hayır suların üstüne çizilecek hikayelerim yok. Gidenlerin sebebi yok. Kalkan vapurların, yaktığım gemilerin hesabının olmadığı gibi.
Başka denizlere yelken açılıyordu hani dedim geçen yine sevmediğin bir dostuma. Ben nasıl bu üstüme sinen yanık kokusuyla, istenmeyişimden halatlara düğüm üstüne düğüm atan parçalanmış ellerimle... ben nasıl...
Dalgalar getirin bana, onlarsız boğuluyorum diye içerlenirler. Yeni limanlardan bahsetmeyin daha fazla yoruluyorum.
Geçen sevmiyorsun diye başladığım sigaranın küllerine sitem ettim. Kaptım bir şarap şişesi boş olanlardan, diğer elimde sevmediğin sigaram, ayyaş misali... attım kendimi sahile. Uzun uzun baktım karşıya. Düşünceden yoksun, soğuktan titrek halde. Kuma bağdaş kurup başladım yazmaya 'Dön' kafamı kaldırıp bir etrafa baktım. Sen devam et ayyaş rahatsız olma misali deniz bile yavaş vuruyordu dalgaları önüme. Devam ettim 'Lütfen' Kağıda bakıyordum ama yazacak daha neyim vardı sana koca adam?
Biliyorsun sen her şeyi. Şu karşıda gözüken parmaklarımın arasına sığan kara parçası var ya orası bu koca şehrin devamı. Parmaklarımın arasına şehri bile alıyorum, ellerin nasıl sığmasın? Bunu da yazayım.
'Döner misin?'
Hah. Bir kafamla elimin bir çalışmadığı eksikti hayatımda. Öyle sorunsuz yaşıyorum ki zate... sevmediğin sigarayı çektim içime. Bir kağıda baktım bir karşıdaki parmak kadar karaya.
'Dön
Lütfen
Döner misin?'
Anlamışsındır, eğer anlamazlıktan gelmemişsen bunca zaman.
Sevmediğinden bir sigara daha yaktım rüzgara inat. Çektim içime. İçimdeki sana yaklaşsın zehir diye. Hem rahatın bozulur belki koca adam. Eğer biraz öteye gidersen hayatıma devam etme şansım olur. Yeni limanların üstünde sigara söndürmem anlıyor musun? Anlamışsındır. Tıkıyorum şişeye uzun uzadıya yazdıklarımı. Kapağını kapatmıyorum çünkü geçen kapattım da açıp okuyana kadar gidesin geldi. Hemen al oku, daha fazla zaman kaybetmeyelim. Kısa şu hayat.
Sevmediğin sigaramın birini söndürüp diğerini yakıyorum. Görsen kızardın, ne ara bağımlısı oldun böyle diye. Bağımlısı değilim, içtiğim şeyim. Sevmiyorsun onu ben gibi. Kabul et ki benziyoruz.
Ama kızma sen; ola ki bir gün sevesin geldi beni, her dalına küserim.Tam şu durduğum yere gömerim hepsini.
Yelkenlerim dayanmaz yeni limanlara. Üzerime sinen geçmişini kusturma bana denizlere.
Neyse sevmediğin benden güçlüce çekip; bırakıyorum şişeyi denize artık.
Ulaşsın sevdiğime.
Lütfen.
Dedim ya sigarayı söndürmek zordur.
Ulaş ne olur?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder