Bir haziran bitti ellerimi donduran gözlerimi dolduran bir
gecede.
Aklımda o şarkı,
‘’bir dert ki bende çare yok, sende insaf yok’’ .
Ve gitti, aşıktı fakat.
Bilemedim hiç bir zaman kimeydi,
neyeydi.
Gitti.
Kasırgalar koptu
içimde demişti bir kadın ben küçükken,
hatırlamıyorum kimdi.
Ama anladım onu,
haziranın bittiği gece anladım.
kasırgalar koptu içimde,
hissettim.
Ağlayamadım.
Acı çekmek böyle bir şeydi sanırım.
İçim ağrıdı,
bir yandan ağrıyı ciğerlerimde
hissettim,
göğüs kafesimi patlatmak isteyen basınç…
Avazım çıktığı kadar
bağırmak istedim,
bağıramadım.
Çünkü geceydi,
çünkü sessizdi…
Bir yandan da
yıldızları,
sokak köpeklerini,
karanlığı korkutmak istemedim.
Bekledim
öylece,
saatlerce,
boşluğa bakarak,
ne beklediğimi bilmeksizin.
Hatırlamak istedim
geceyi,
yaşanılanları,
sözleri,
görüntüleri…
Fakat paramparçaydı,
toparlayamadım,
düşünemedim.
‘’özlem kırmızısı’’ demişti şair dizelerinde,
içim özlem
kırmızısıydı o an,
her şeye rağmen.
Yine o şair demişti,
"haziranda ölmek zor",
haziranda ölmek zordu.
Ve gece bana öğretti ki,
Haziranda sevmek de zormuş...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder