15 Ağustos 2015 Cumartesi

şiddetli tutunamama

Zehirli kelimeler, söylenecek kelimeler yasaklandı, zehirliler. Oksijenin zehrinde yaşamak nasıldır çavuşum ben hiç yaşamıyorum zehirli zihnim de.
Zehirli bir zihnim var düşündükçe düşüncelerimi zehirler, düşlerimi zehirler, korkularımı zehirler, olsaydı eğer olan sevincimi zehirler. Çavuşum zehrim miydi o benim, zehirliydi, göz kapaklarım da oluşan zehir neydi çavuşum gözlerimi zehirler ? Göz kapaklarına astığın canımın resmiydi. Gecemin mezarlığında sela verilir, bugün kimi gömdün aslan? kendimi çavuşum kendimi. Ölüler kadar gerçeğim artık, üstümde taşıdığım çamurun toprağa karışma vakti. Yalnızlık çavuşum kalabalık yalnızlık, kalabalık yalnızlıklar var. Sormadılar bana çavuşum yaşamak istiyor musun  diye, sormadılar bana insanlarla yaşamak istiyor musun diye, beni sürüklediler çavuşum attılar beni bu sahneye, yaşamak istemiyordum ben çavuşum, anlıyor musun diye soruyorlardı çavuşum siz biliyor musunuz ne anlatıyorlardı? O kalın kafana sok bunları yoksa yaşayamazsın diyorlardı, ben yaşamak istemiyordum çavuşum sormuyorlardı. Ben bağırıyordum çavuşum siktir olup gidin diye, siktir olup gittiler mi, hayır çavuşum. siktirolupgitmeleriiçinoyunlaroynamayabaşladım haha. ben kaybettim çavuşum onlar beni yaşatmaya çalışıyorlardı. Öldürmeye. Biliyorum çavuşum bu yüzden onların oyunlarına gelmedim, yine de ben battım. Battıkça battım, hayallerim battı, umutlarım battı, insanlık battı, yalnızlığım battı, alıştığım her şey battı. ben kendime alışamadım çavuşum ben de battım. Sizi de batırdım çavuşum beni anlamaya çalıştığınız için, daha anlamış değilim aslan seni, batmanızı değiştirmez bu durum çavuşum, seni tüm dünya anlamaya çalışmalı oğlum aslan. Ben yalnızlığımı tüm dünyaya anlattım çavuşum ne anladılar ne duydular. Yeni bir oyuna başlamalıyım çavuşum insanlık da battı, sizi hiç konuşturmuyorum çavuşum konuşmanızı kesiyorum kızıyorsunuz biliyorum bu da size oyunum. Ben ölmek istiyorum çavuşum, ben insanların hangi yüzlerine bakacağımı bile bilmiyordum çavuşum. Herkes şu dünyanın sahnesinde,yeni bir sahnede. kimisi tek bir kişiyi canlandırır, kimisi kılık değiştirerek bir kaç kişiyi. Ben onların içinde yabancı kaldım, kimseyi canlandıramıyordum çavuşum, ben yoktum bile. Kendi yokluğumla dolaşıyorum, bazen fazla dolaşıyordum kendimi çözemiyordum. ince düşünceler. Biraz daha oturup dinlenmeliyim dedi aslan kendine, çavuş uyuyordu. Hayır uyumuyordu tek gözüyle aslanı izliyordu, aslan hiç bir şey görmüyordu zehirleniyordu, sahnelerdeki yalanları göstermek için sürekli seyircilere kızıyordu. Kimse dinlemiyordu deli mi ne bu diyorlardı, aslan siz delisiniz diyordu. Nasıl hemen alıştınız şu sahneye, sahteliğe, sahte düşüncelere, Allah kahretsin şu insanlığı ölenleri. Ben kendimde değilim, kendimde olan benliğim bu değil, bu yeni ben miyim, hayır ben sadece kendimde değilim, iyi de değilim. Bana yaşayabileceğim yer gösterin dedi aslan, demez olaydı yok ki. Nasılda kaldı öyle çavuş cevap veremedi, konuşacakmış gibi oldu ama kendi de biliyordu yasak kelimelerdi. Uyuyor oyununa devam etti çavuş. Aslan devam edemedi, susamadı da, batıyordu oturduğu koltukta.
Derin bir çukurun içinde yalnız oyuncular, yalnız yolcular, yalnızlığın değerini bilmiyor muyuz çavuşum dedi aslan. Odayı yalnızlık soğurdu, yorgundu aslan, hiç bir şeye gücü yoktu. şu şey kelimesini bile anlatacak gücü kalmamıştı, şey kelimesi zehirlidir, aslana göre her şey zehirlidir. Şey kelimesi güçsüz düşen insanların anlatabileceği bir kelimeydi. Bişeyler, bişeyler. Kalan son sigarasını aldı aslan, bir süre elin de tuttu. Gözleri şiş ve kızarmış durum daydı, etrafa gözünü gezdirip bir kağıt aradı, sigarasını yaktı, önce yerlere baktı buruşmuş kağıtların arasın da buruşturup attığı yaşayamadığı bir hayat vardı, sonra sigarasını yaktı, o an aldırmadı buruşmuş kağıtlara temiz bir kağıda yönelmişti, buldu sonun da çavuşun elindeydi, bir defter idi. Boş bir sayfa bulup insanlık battı yazdı. Zehirli uykuya daldı aslan, rüyalar zehirliydi, en güzel rüyaları gör aslan, en güzel rüyalar bile zehirlidir çavuşum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder