7 Temmuz 2015 Salı

ilk cemre ve toprak 6

Başımı cama yasladım. Yarım saatim vardı onu doya doya izlemek için. Bizim alışkın olmadığımız hareketli bir şarkı çalıyordu.
Ön taraftaki açık pencereden gelen rüzgar saçlarını havalandırıp orda kalıyordu, bana ulaşamıyordu. O, camdan dışarıyı izlerken bir yandan da arkadaşıyla konuşuyordu. Öyle olunca hem yüzünü girebiliyordum hem de sesini duyabiliyordum.

Bu eşsiz anılarla geldik Kızılay'a. Hayaliyle bindiğim otobüsten kırıklarıyla iniyordum şimdi. İnmek vaktiydi. Belki de çoktan... Hadi gidelim. Başka diyarlarda da çorak topraklar var. Can verelim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder