16 Temmuz 2015 Perşembe

Telafisi olmayan şeylerin izahını sikiyim!

İçimden geldiği için,dışımdan sövüyorum!!

Sokakta yaptığım ön lisans,lisans ve ihtisas aşamalarının benliğime aşıladığı;protestan,asi,vurdum duymaz,kavgacı reflekslerimin gölgesi altında konuya fütursuzca (ilk yumruğu atan kazanır toteminin verdiği gazla) yumruk atarcasına dalıyorum.
Okul hayatımın özetinden bahis açarak mesela.Kafamın karışıklığı düşünmemi engelliyordu her ders 'O na 'O nu yazmamdan hocalarımın tembel dediği dönemlerdeydim yani bilinç altımın altının yedi kat altındaydım.Şikayetçi değildim hiç,bu çok ilginç (lirik yazarcasına yazıyorum elimde olmadan,engel olamıyorum içimdeki ruhu siyahi beyaza).İşaretlerle doluydu hep satırlarım,ben o kadar satır yazmışken 'O paragraf arası boşluklarda takılı kalırdı.Bende oraları soyadımı sonuna eklediğim adıyla doldururdum.Net hatırlıyorum çocuktum.
Yazılarımdaki en büyük hayaldi 'O na kavuşmak şimdi farkındayım çocukluğumdan kaçmışım koşarak.Akabinde gecelerimi dikizleyen karabasan,elimde kağıt kalem sığındıkça masama sabah namazına müteakip seni defnediyordum ruhuma.Kefene kokun sinmesin diye,kirletiyordum bedenini yüzümden süzdüğüm tuzlu suyla..
Çok net hatırlıyorum çocuktum,bir çocuğun sorumluluğunu aldığımda.Ailemin sorumsuzsun baskısı altında,ellerimle beraber büyüttüm ellerini ve sorumsuzluğumu demir kapılar,kalın duvarlar,dikenli teller arkasına kitli bıraktım sekiz nisan hürriyetime-sana kavuştuğum zaman;yürekten şükür etmiştim şimdi seni emanet ettiğim Allah'a...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder