nida

gözlerimin önünde bir akciğer

nefes boruları birer dal

damarları ise bolca çiçek

biraz da yapraklar

her iki bağımsız parça 

aslında nasıl da birleşmeye muhtaç;

ya da mecbur! 

neden sence bunlar?

yani neden birleşmek zorundalar?

yaşamak için mi? 

bir bütün olabilmek belki? 

yoksa ölmemek için?

veya belki de mutluluk için? 

belki de az biraz hüzün de vardır içinde, bir yerlerde..

ne dersin var mıdır? 

belki soldaki sağdakine vurgundur?

belki de sağdaki geçmişe dargın..

olamaz mı?

her şey mümkün bu dünyada?

peki nereden biliyoruz yalnız buranın dünya olduğunu?

belki bir insan başka bir insana dünya'dır?

ya da belki cennet?

evet, evet; cennet! 

gözleri mesela o kadar güzeldir ki

kadın kendini cennette hissedebilir;

o gözler kendisine odaklanınca..

belki de hepsi bir illüzyon?

veya halüsinasyon ise? 

haklı veya haksız var mı bu hikayede? 

varsa bile kime-neye göre? 

hoş; ne zamandan beri sevdalar hak'la anılır oldu ki? 

ya da ne zamandan beri sevenler haklı, sevilenler haksız? 

ya da tam tersi?

var mı böyle bir şey sahi? 

neyse. 

çiçekler diyorduk hani; 

hani akciğer, hani dallar budaklar

bunlar da aslında sevginin kişiye nefes verdiğini kanıtlamaz mı? 

aslında anlamak isteyen her şeyi anlar

kör ya da sağır olmak isteyense aksini tekrarlar! 

haydi şimdi söyle bana; 

sevda mı bir deva

yoksa 

çok ağır mı bir yara? 

ya da aslında hepsinin anlamı var mı olur bir insanda?!