8 Kasım 2020 Pazar

Çağrı



sevinmiş gibiydi. Sevinmedi. Ya ben anlamıyorum sevindiğini ya ben inanmıyorum sevindiğine. Artık inanmak kalmadı bende. Kime baksam, eli oyuncaklı bir çocuğu katlediyor gibi kötü. Şimdilerde anlıyorum, dün anlamadığımı. Şimdi anlıyorum dün kendim değildim ve bir önceki gün de. Ben babasının gölgesinde büyüyen, yürüyen, düşen, kaçan, konuşan, yazan, susan bir kızım. Hatırlıyorum, ucu kesik bir bardaktan su içmek gibi kanatıyor beni, çiçekli bir etekle düşmek avlu yoluna. Anne? Baba? Abi? -demedim. "Yardım edin" dedim. Kimse gelmedi. Ben de düşmemiş gibi, canı acımamış gibi, üzülmemiş gibi yaptım. Hem ben hep üzülmemiş gibi yaparım. Ben okuyorum hepinizi. Ben sizlerden çok okudum. Çok kolay oluyor -mış gibi yapmak hepinize. Artık buna daha fazla katlanamıyorum. Oturuyormuş gibi yaparken masaların üzerine çıkıp tabaklarınıza tekmeler savurmak istiyorum. Dinliyormuş gibi yaparken ellerimle kulaklarımı kapayıp dil çıkarmak "duymuyorum ki" demek istiyorum. Anlıyormuş gibi yaparken koşarak balkondan atlamak istiyorum. Yalnızca rüzgarın çiseleyen sesini duymak istiyorum. O da böyle sevinmiş gibiydi. Bense hiç sevilmeyi beklemiyormuş gibi yaptım. SEVMEK nedir ki zaten. Beni o kadar çok seviyorlar ki oooo bir saysam... Bugün yazmadım, dün de yazmadım. Kendine barışık olmayan insana söylenecek söz yoktur. Hele bir de biliyormuş gibi yapan düpedüz aptal, bir belden aşağılık'sa. 

üzülmüş gibiydi(m). Üzülmedim. Ya ben üzülemiyorum ya ben kırılıyorum kemiklerimden. Hiç söylemedim herhangi bir elin saçıma değdiğinde "sevindiğimi". Sevinmemiş gibi yaptım. Eğer böyle olursa daha çok dokunurlardı, sevinmemiştim ya. 

Çağrı'lmaktan geliyorum.
Kendime bakmaktan Çağrı'lıyorum.
Utanmaktan gelirim ben. Köşeye sıkışmaktan gelirim. Düşmekten gelirim ben. 
Çağrı'l-mış gibiydim, geldim, yoktunuz.

Hiç taciz edilmemiş gibiyim.
sorunca 
hatırlıyorum,
-mış gibi olduğunu,
en yakın arkadaşımın öldüğünü,
kardeşimi mememe gömdüğümü.
kimselerin anlamadığını.
.
.
.
Ben hiç üzülmem.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder