Beni köyümün yağmurlarında yıkasınlar

Sadece filmlerde mi olur?

Gecenin bir yarısı film izlerken bahçeden gelen bir gümbürtü.

Son 1 ayda etrafımızdaki 4 evin soyulması.

Sıra bize gelmesi gerçeğinin en az hayat kadar acı biçimde farkındalığı.

Self defence adına elimde sadece el feneri var. Zaten yarı kör birisi için gecenin bir vakti muhteşem bir "self defence".

Öldürüyorlar girince.

As always, dinlenelim diye yaratılan geceyi en güzel şekilde dinlenmeyerek geçiriyorum.

Bahçeyi didik didik arayıp eve girince realise ettim. "Hassiktir manyak mısın?" 

Umarım manyağımdır. Ve sesi sadece ben manyak olduğum için duymuşumdur. Başka türlüyse eğer. Helvam antep fıstıklı olsun. Çam ağacımın dibine gömün beni.

O filmlerde görüp de "mal mısın aq ne gidiyosun sese" denilen o şişman ve gözlüklü arkadaş benim.

Ve evet o sese öyle ya da böyle gideceğim. Kim ne derse desin.

Geceleri kalkıp kendimle konuştuğum zamanlardaki sesler gibi.

Kalorifere yaslanıp halimi hatrımı sorduğum gibi.

Camdan gel lan dışarı dediğim gibi.

Gibi, gibi, gibi.