1 Ekim 2014 Çarşamba

Sahipsiz Yalnızlığım Üzerine

Bugün aylardan sonra sabah etütü yaptım. Yanımda Zeynep olmadığı için biraz geç başladı bu etüt. O an bilmiyordum bugün yaşayacağım duygusal devinimleri. Bu da bence hayatın bize sunduğu en büyük mucizelerden biri; bir an sonramızı bilememek. Yanımda envai çeşit yollarla beni ayık tutmaya çalışan bir Zeynep yoktu. Bugünün yalnızlığı orda başladı. Kitap almaya gittim dersten önce, sonra ders, sonra kulüp toplantısı derken okuldan çıktığımda akşam ezanı okunuyordu. Cebeci'de gece hayatının içinde buldum bir an kendimi, boşuna dememişler "...Ulus, Cebeci, Çankaya. Gardaş deriz gankaya..." Sonrasında metro falan, hep bi ağlıyorum nedense şu sıralar metroda, otobüste. Bu şehir -aşık olduğum, hasretle beklediğim şehir- çocukken mızıkçılık yapıp ağlamalarımdan sonra ilk kez gözyaşlarıma şahit oluyordu. Neden ağlamaklı olduğumu anlamadım başta. Metrodan inip ego saatine baktım, akşam namazının vakti geçmek üzereydi, bekleyemezdim 132'yi. Karşıya geçip dolmuşa bineyim dedim. Karşıya geçmek için üst geçidin merdivenlerini çıkarken anladım gözlerimin nemini. Ve artık gizlemedim gözyaşlarımı, sakınmadım kimseden. Ağlayınca çok çirkin olduğumu umursamayarak koyverdim kendimi. Gözyaşı değildi bu kez kirpiklerimde bitiveren ışıltı -Yalın'ın deyişiyle hüznün yağmurları- hayatla savaşımdı benim; ilk şahitliklerim, ilk tecrübelerim, hayata ilk karşı gelişimdi.. zayıflığımın farkındayken bir yanım, diğer yanımın aptalca güçlü durmaya çalışmasıydı. 

"Hayata karşı yalnız savaşmaktan yoruldum. Bu yükü tek başıma taşıyamıyorum." dedim gayr-i ihtiyari. Unutmuşum Rabb'imin beni yalnız bırakmadığını.  Ezildim, altında kaldım. Yine bir dert rüzgarı başımda esen, Rabb'im O'nu bulayım diye vermiş bir meltem; onu nankörlüğümle kasırgaya çevirmişim ben. Savruldum.

Son olarak da günün hediyesinden bahsetmek istiyorum. Rab bize Kendini yalnızca imtihanlarla değil, bazen güzelliklerle de gösterir. Dolmuşta gördüğüm basket şortu altına klasik ayakkabı giyinmiş abimiz de Rabb'imin bana Kendini hatırlatmasıydı adeta. Başımı kaldırıp yüzüne bakmadım ama o ne güzel ellerdi Allah'ım!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder