1 Ekim 2014 Çarşamba

Bundan 100 Yazı Önce

 Bundan 100 yazı önce, "Gülü Seven Misali" diye açmışım blogu. Allah bilir noldu da (yine) çok dolup yazdım o yazıyı. Az çok tahmin edebiliyorum gerçi ne olduğunu... 100. yazıyı da yazdık yine öyle böyle. Daha edebi bir şeyler olsun isterdim, yazarken hiç bakmadım "100. yazı mı olmuş ya, hadi 3 yıllık birikimimi patlatayım ehehe" tarzı bir kafa yapım olmadı. 50.de de öyle bir şey yapmadım. 200'de de yapmayacağım. "Ee bu yazı ne ayak" demeyin, konumuz bu değil çünkü. Yavrum kapat o telefonu, arkadaki, oynaşmayın yavrum.
 "Gülü Seven Misali, dikenine katlananlardanım ben de" diye başlamış ergen yazılarım. Sonra bir sisteme atarlanmışım, sonra yavukluma atarlanmışım, sonra yine sisteme atarlanmışım derken buralara gelmişiz işte. "Bütün Olumsuzluklara İnat, Hadi sen de gülümse" demişim, reklam kampanyası gibi başlamışım yazıya resmen. Ondan sonra zengin olanları çekemeyip fakir edebiyatı yapmışım "Parazit"de. Nasıl bir çelişkiyse bendeki de...
 Sonra yazılar seyrekleşmiş, demek ki sıkıntılar seyrekleşmiş, daha doğrusu anlatacak kişiler varmış ki buraya anlatmamışım. Hala var gerçi çok şükür, ama kelimelere dökmenin tadı farklı usta, yazmayan bilmez, demeyeceğim. Çünkü hepiniz yazıyorsunuz, herkes yazıyor, yazmayan mı var? Bu devirde herkes yazar arkadaş; ebeveyne atarlanıyoruz twit atıyoruz, sevgili tribi yiyoruz facebookta durum paylaşıyoruz, tumblrda resimlerin üzerine özlü sözler yazıp paylaşıyoruz falan. Herkes yazıyor yani, bizim bir artizliğimiz yok.
 Sonra bakmışım olmuyor, böyle kendi kendime havlıyorum koskoca sitede, Faruk kardeşim de katılmış bana. Beraber saçmalamaya başlamışız. Ahiret dostu derler ya, mezara kadar, hakikaten öyle görüyorum O'nu, Ebrarı, Mustafa'yı. Sonra Abimiz Kurtarıcı'ya başlamış, kendi kitlesini toplamış iyice, sonra ben çok bi bok biliyormuş gibi Lise Notları'nı yazmışım ehehe. Bir tripler falan, "Oturun etrafıma size liseyi anlatacağım, Efendim Osman? Hı yok ya Lise'de de kızlar teklif etmiyor maalesef..."
 Sonra bakmışım siteyi afedersiniz bok götürüyor, bi kadın eli değmesi lazım, Nur Banu ablamız (Bahar Kelebeği(Bahar Kelebeği demesem anlamayacaktınız)) aramıza katılmış. Edebiyat dersinde soğudumuz şiirleri bize sevdirmiş.
 Eskiler derler "Her köyün bir delisi olur, köyü kötü ruhlardan cinlerden korur". Baktık biz de büyüyoruz siteye musallat oluyorlar, bize bir deli lazım diyip Bir Küçük Bok Böceğini sitenin delisi olarak almışız...
 Var Mısın Yok Musun ailesi olarak... şaka şaka böyle bitirmeyeceğim. Daha nice yüz yazıl... şaka yaptım şaka.

22 yorum:

  1. İtiraf yorumu: Bu blogda duygusal yazılar yayınlayan abilerimizi okuya okuya ben de duygusal bi çocuk oldum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hee. Blogdan okuduğumuza göre kazandibi hiç aşık edebiyatı yapmıyormuş.

      Sil
  2. Bende tam bu 'duygusallık' kısmında takılı kalmıştım. İnsanın önce bi kendini cimcikleyesi geliyor sonra da sizi. Sahiden sahici misiniz? Sizin gibi düşünen erkekler var mı? Hani sizin ham maddeniz odun değil miydi? Yoksa hepinizde böyle bir parça var da siz yanlış yetiştirilmenin sonucu kendinizi hükümdar tarzında bir şey mi zannediyorsunuz? Şaşırdım doğrusu çok yorulmuşsun-uz gibi ve geneliniz yorulmamak için odunluğa meyilli sanırım ve ilerde 50 yıl kadar sonra edebi bi akımınız olur mu? Olursa sizce ne olmalı? Hecesizler? :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Valla ben de inanamıyorum bu kadar duygusal olduklarına. Ama bendeniz gibi bir odunun böylesi duygusal insanlari görüp yoğrulması gerekiyormus. Fazla odunluk, mantıklı olacağım diye duyguları bir kenara itme insanın kendisine de zarar veriyormuş esasında. Ben bu çocuklardan bunu öğrendim. Tabi ki hâlâ onlara tavsiyem bu kadar duygusal olmamalari.

      Sil
    2. Biz günlük hayatımızda böyle değiliz ki. Bu halimizden farklıyız. Herkes öyle. Sen yalnız kaldığın zaman sensin, biz de blogla yalnız kaldığımız zaman biziz.

      Sil
  3. Valla biz böyle düşünüyoruz, yani sahici olduğumuzu. Hatta belki en 'sahici' halimizi yansıtıyoruz. Ve evet duygusalız, her insan gibi. Her insanın standart donanımında var zaten duygusallık. Kimisi belli eder, kimisi belli etmez. Sadece biraz deşmek, o kişiyi keşfetmek lazım. Kimisinin iyice derinlerdedir, kimisinin yüzeye yakın. Odunluk konusunda, odun kavramlarımızın farklı olduğunu düşünüyorum. Tahminimce cinsiyet Bayan, bayanlar genelde odun sıfatını açıl sözlü olan erkeklere kullanırlar. Ama açık sözlü olmak odun olmak değildir. Aksine bence iyi bir şeydir, bazısı da umursamaz olur, bence odun olan budur. Ve bir insan kendisinin odun olup olmadığını belirleyemez, ana Faruk odun değil, ben de açık sözlüyüm, en azından öyle düşünüyorum. Edebi akım olarak da, hiç birimizin edebi bi kaygısı yok. Olur da bir ad takmak istiyorsak sosyal medya edebiyatı ya da internet edeyatı tarzı bir şeyler olabilir

    YanıtlaSil
  4. Odunluk bence ne açık sözlülük ne de umursamamazlık. Kendimce odun dediğim zaman düşüncesiz (aslında umursamaz insan düşüncesiz de olur ama biraz daha farklı bence) insanı kast ediyorum yani daha çok önünü arkasını çevresindekileri düşünmeyen. Aklı var ama fikri yok belki de kullanmaya yeteneği yok. Yorulmamaktan kastım zihnini yormaktan uzak olmaları ve sanki biraz terslenmiş hissettim sanırım sinir bozucu bir yorumdu. Yorumumun içindeki her detaya cevap verdiğiniz için teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yok ya terslemedim:D biraz resmi havada cevap verdim ondan öyle geldi sanırım. İstediğini sorabilirsin cevap vermekten mutluluk duyarım. Ve umursamaz değilim bence, ama insandan insana değişir. Her insanı umursamamak lazım

      Sil
  5. Ben aslında sana odun demek istemedim, Allah korusun sana odun diyeni Allah çarpar bence :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim de odun olduğum konular vardır. Mesela aile özlemem, iki aydır gurbetteyim ailemi hiç özlemedim

      Sil
  6. Not:Senin tabirinle odunun bir anlamı umursamaz olduğu için öyle dedim

    YanıtlaSil
  7. Fıtri olarak düşünürsek ailene özlem duyman gerekir ama dediğin gibi belki seninki daha derinlerde bir yerde. Zaten böyle bakarsam kimseye odun diyemem

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ya da başka duygularım özlemi bastırıyor

      Sil
  8. Bizim blog akıyormuş burda ben de bir şeyler söyleyeyim bari. Ya şu "Odunluk" mevzusu çok gıcık bir mevzu. Ben fazla yorum yapmak istemiyorum ama odun sıfatının kullanılmasına da sinir olan biriyim, belirtmek istiyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Odun olman gereken kişiler var olmaman gereken kişiler var şimdi. Herkese yavşaklığın alemi yok di mi bro

      Sil
    2. Belki de insanların diline pelesenk olduğu için sana itici geliyor ama bu böyle odun olan da var odun olmayan da cinsiyete has bir tabir değil

      Sil
    3. Bu konu üzerine bir yazı yazılır o zaman

      Sil
    4. Damadın kankasından bir yazıııı!!!!

      Sil