19 Şubat 2015 Perşembe

Gönüllü Esaretim Üzerine

Nerden bilebilirdim ki alacağım sonraki her nefesin içinde senin olacağını?


Gözlerin aklımdan çıkmamak için direniyor. Gitmeni hiç istemiyorum, gitmeyi hiç istemiyorum. Bir yanım seni herkese anlatmak istiyor; diğer yanım ismini gönül ateşimde pişirmek, kimseciklere duyurmadan. Sensiz olabilirim ama bunu istemiyorum. Seni aklımdan da gönlümden de çıkarıp atabilirim ama bu kez beslemek istiyorum. Aşk, diyordum, insan isterse vardır, istemezse yoktur gönülde; aşka karşı koyamamak diye bir şey yoktur diyordum. Ve evet, şimdi anlıyorum: Aşk, karşı koyamamak değil, karşı koymamakmış gönülden geçenlere. Gönüllü bir esaretmiş aşk, özgür insanlara göre değilmiş. Şimdi, kendime göre olmayan, daha önce hiç yapmadığım bir şeyi yapıyorum: Gayet irâdî seviyorum seni. Umarım değersin sevmeye. Beslemezsen büyümez diyordum aşk. Besliyorum seni yüreğimin kuytularında. Umarım değersin beslemeye. Ve beklemezsen pişmez, olgunlaşmaz diyordum aşk. Bekliyorum seni; yüreğim kan çanağı, kuru yanaklarım çatlayarak. Umarım değersin beklemeye.

Evet, aşkın bir kısmı da ümit. Ben beni sevmeni ümit etmiyorum. Seni sevmeme değsen yeter. Zira biliyorum; vuslatı yok bu aşkın, bize yalnız hasret yazmışlar.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder