22 Ocak 2015 Perşembe

Kuyruklu İhtiyar

Ruhlarımız bemolleşmiş resmen ! Hep karamsarlık,hep mutsuzluk. Bir sonat gibi hayatlarımız. Mutluluk ama illa ortada bir acı,bir hüzün,bir göz yaşı. Her şarkı aynı duygularımı taşır ? Taşıyormuş işte. Hep bir acı,mutsuzluk. Parmaklarımız ne zaman o siyah tuşlara gitse parça öyle güzelleşiyor aslında. Diyezlikte değil tamamen bemol olarak düşünüyoruz hayatı. Yani hayatımızda zaten bir mutluluk olsun bizim aklımız hep o olmayan tarafta değil mi? Gelse de mutluluk yarım falan gelir zaten. Kırık bir tuşa bastığımızda nasıl eksiklik hissederiz. Hayatta da mutluluk kırık bir tuşa basmak gibi aslında. Tam olmaz yani hep bir eksikliği olur.  Tamamlanamaz. Belkide her tuşa bastığında bir acın daha seslenir tabiata. Bir acını daha evrene yollarsın. Bir acın daha kayıtlı kalır uzayda. O sonsuz boşlukta. Ama iyi de gelir. Acıya tuş basmak iyidir. Bakmayın mutluluk kırık tuşlardır ama acı en güzelleridir. Bemoldür. En siyahıdır. En sağlamıdır. Yeri o kadar sağlamdır ki. Etrafı beyazlıklarla doludur ve o beyazlıklar o acıyı hep en dipte korumaktadır. Mutluluklarımız,anılarımız acılarımızı koruyan tek şeydir aslında. Ve hep içimizde kalır. O çığlıklar,acılar. Kimseye söyleyemeyiz belkide. Kimseye de atamayız o çığlıkları. Onun dışında. Kuyruklu ihtiyar.. Şu hayatta belkide güvenebileceğimiz tek sırdaşımızdır bu kuyruklu ihtiyar..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder