26 Nisan 2014 Cumartesi

Lise Notları (3)

 İnsan 7'sinde ne ise 70'inde de odur lafının destekçisiyim. Ama ufak bir ekleme ile: İnsanı yaşadığı olaylar değiştirir. İnsanın olgun olmasını ya da  olgun düşünmesini yaşı belirlemez. Yaşadığı, şahit olduğu olaylar, çektiği acılar, zorluklar sonucunda insan olgunlaşır. Ve Lise ortamında belki de o zamana kadar yaşamadığınız şeyleri yaşayacak, duygusal olarak hiç çökmediğiniz kadar çökecek, hayatınızın en büyük kazıklarını, arkadan vurmalarını göreceksiniz. Belki de ilk aşkınızı orada tanıyacaksınız, sonra ona açıldığınızda ilk reddetmenizi yaşayacaksınız. Sonra ilk platonik tecrübenizi yaşayacaksınız. Bir kız için göz yaşı dökeceksiniz. Bunu arkadaşınız sandığınız birine açıcaksınız ve sonra bir bakıcaksınız ki o da aynı kızı seviyor, hatta araları çok iyi... Felaket senaryoları uzar gider.
 Belki de ömür boyu yoldaşınız olabilecek bir arkadaş edineceksiniz. Belki de yanındayken en mutlu hissettiğiniz birini tanıyacaksınız. İleride arkanıza baktığınızda yaşanmış bir çok macera, yüzleri güldüren bir çok olay, gözünüzü dolduracak duygusal anlar: Kopya anılarınız, disiplin anılarınız, kavga anılarınız ve niceleri. Lisedeki insan ilişkileri sizin hayatınızı şekillendirecek. İşte o dediğim "İnsanı yağadığı olaylar değiştirir" lafındaki olayları Lisede bol bol yaşayacaksınız.
 Liseyi her türden insanın olduğu bir ortamda okusanız daha iyi olacağını söylemiştim. Ama etrafınızdaki insanların düşünceleri, davranışları, kısaca karakterleri sizin umrunuzda olmasın. Farklı bir insan olmaya çalışmayın. Siz neyseniz osunuz. Size yanaşmak isteyen sizinle arkadaşlık yapmak isteyen insanlar siz, siz olduğunuz için sizinle arkadaş olsun. Yapmacık olmayın. Ve gerçekten, eğer insanlar sizin karakterinizden dolayı sizi dışlar ise, bunun sonucunda yalnız kalıcaksanız, boşverin. Yalnız kalmak daha iyidir. Çünkü siz yalnız kalmamak için içinizdeki bir sizi öldürüp başkası olduğunuz zaman, her akşam o sizden eksilen bir "sizin" hüznünü, huzursuzluğunu yaşarsınız. 
 İlk günlerden arkadaş edinmeye, çevre yapmaya çalışmayın. Sınıfta hemen ortam oluşturmak için kendini şekilden şekile sokan şekilsiz insanlar olacaktır. Boşverin. İnsanları dışardan analiz edin teker teker. Ve size yakın hissettiğiniz bir insan varsa gidip onunla arkadaş olun. Kendi kafa yapınızda birileriyle yani. Aksi takdirde benliğinizin bozulduğunu görürsünüz. Zaman geçtikçe, herkes herkesi az çok tanıdığı zaman, sizi siz olarak kabul eden insanlar sizi tanımak isteyecektir. İşte o zaman çevreniz genişlerse genişler. Ama şunu unutmayın, çok olacağına, az ama öz olsun. Sizin derdinize bir kişi derman olabiliyorsa bir kişi bile yeter size. Gerisi teferruat.
 Hocalara gelecek olursak. Hocalara da ne iseniz öyle olun. Not için yavşayan tipler olacak bol bol. Onlardan olmayın. İnan çok itici insanlar. Hocalar da size ne veriyorsa, siz olduğunuz için versin. Not için şekilden şekle girmeyin, kendinizden ödün vermeyin. Alacağınız bir  30,45, 10 bile olsa hayatınızın sonu değil bunu unutmayın. Not her şey değildir. Bazı hocalar belki size takacak, size düşük not verecek, onlara da ders yüzünden tepki koymayın, not yüzünden, ders yüzünden bir insana kin beslemeyin. Ne iseniz öyle olmaya devam edin. İnanın kendinizden ödün vermezseniz eninde sonunda mutlu olan siz olacaksınız.
 Gönül işlerine gelelim biraz da...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder