Korku ; bilinmeyenin bedenimize ve ruhumuza verdiği armağan.
O halde , yüksek ses ile oku sayın okur.
Oku ki , korkunun tutsaklığından zincirlerini kıran siyahi bir köle gibi özgürlüğüne kavuş.
Gözlerin açık hayal et!
Cam fanusun içinde kapana kısılmış , su içerisinde çırpınıyorsun. Korku, bütün bedenini ve ruhunu ele geçirmiş ve kalbin daha önce hiç olmadığı kadar hızlı atıyor. Tek düşüncen sağ bir şekilde çıkmak. Bir süre sonra çırpınan kolların ve bacakların yorulacak, tuttuğun nefes senden kaçacak. Kaçınılmaz son olan korku, yavaş yavaş bütün ciğerlerine dolacak.
Daha önce suda boğulmuş birisi isen , korkun olmaz. Korkuyu daha önce tattın. Yukarıdaki anlatım sadece bir örnekti. Tıpkı benim daha çocukken kaynamış suda yanmam ve bir daha sıcak sudan korkmamam gibi. Hatta bazen sıcak suyu hissetmemem gibi. Daha önce onu tanıdım.
Sayın okur.
Korkun nedir bilemem ?
Ama tecrübelerim doğrultusunda şunu diyebilirim.
Tanıdığın zaman korkunu artık seni ele geçiremiyor.
O vakit neden onun ile tanışmıyorsun ?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder