8 Ocak 2016 Cuma

Yağmur Sohbeti


Tren rayları döşenmiş gönlüme
Dönüş bileti kesilmeyen, tek gidişlik.

İçimi gitme hevesleri sarıyor
Âh şu köşe! Oturup da sohbet etsek dediğim.
Şimdi sokak lambaları yalnızlığı buluyor
Kararıyor hava, siyah örtüyor üstünü bulutların
Yağmur döküyor il il, rahmeti peşinde
Ellerim üşüyor, ıslak paçalarım sahipsiz
Güneş de yola koyuldu besbelli
Bu gidişler bir şiirde bitmiyor.
Bir şehrin, gecelerine hakim adamlarının
Çalışma saatleri düşüyor peşime
Dingin bir kış sabahı 
Ölü kentler çığlık çığlığa
İçim, eziliyor acılara
İçim, bir mevsim mahcupluğunda.
Bir sokağın başında ya da sonunda
Karşılaşma ihtimalimiz düşüyor, yanağıma
Kırmızı yapraklı yonca açıyor sanki
Bir çiçeğin merhametiyle
Bir çocuğun kaldırımda ağladığı o sahne
Perdelerin açılmasını istiyor gönlüm
Perdeler ve masal!
Üşüyen ellerim yağmurla buluşuyor
Üşüyen gönlüm-
Rahmet, yağ!
Şu insanların üstüne yağ!
Rahmet, değdir damlalarını sükûnetle
Merhameti yedir her dokunuşta
İlmek ilmek işleyerek ört bu gaddarlığın üstünü.

Bir yağmur yağıyordu oysaki
Bir de ellerim ceplerimde.

2 yorum: