14 Şubat 2015 Cumartesi

Eskilerden Bir Yazı..

Her duygunun biz insanların hayatında bir yeri var. Aslında duygularımızı bazen çok boşluyoruz. Özellikle de bize olumlu etkisi olan duygularımızı.
Kış kapıya dayandı. Sınavlar başladı iş güç iyice zorlaştı. Biz de hayatın bu soğuk geçen bölümünde kendimizi soyutladık hayattan neymiş yarın sınav varmış da oturup çalışacakmışız ya da yarına yetişmesi gereken bir proje hazırlayacakmışız. Bunları yapacağız tabi ki demek istediğim şu ki hayatımızın belki de en eğlenceli günlerini  bu işler yüzünden kaçırıyor olmamız. Bütün güzellikleri yaza yüklemişiz. En eğlenceli geceleri , en romantik anları.
Kışın soğukluğunu sıcaklığa dönüştürmek için uğraşmıyoruz ki kışı sevelim. Duyguların yazı kışı yoktur.  Aslında kışın aşık olmamız gerek. Soğuğu sıcaklığa tek başına dönüştüremezsin. Ellerini tek başına ısıttığın zaman tam bir etki vermez tatmin etmez seni. Bence eldivenleri yalnız insanlar takmalı. Zaten elini sıcacık yapabilecek bir ele sahipsen kullanmazsın eldiveni.
En çok stres yaşadığımız mevsim kış değil midir? Özellikle de o ruhunu bunaltan yağmurlu günler. İnsanın yataktan çıkası bile gelmez. Oysa o yağmurun altında el ele yürümenin verdiği huzur her şeyden mükemmeldir. Islanıp ıslanmamak umurunda bile olmaz belki de sadece o an ki mutluluğunu düşünürsün. O an ki huzurunu.
Aslında kış tam aşık olunacak mevsim. Yazın seni birinin ısıtmasına ihtiyaç duymazsın ya da seni depresyona sokacak o gri hava ortalarda olmaz. kısaca yazın zaten mutlu olursun. Ama kışın tam da o istediğin kişiyi bulursan onunla birlikte ıslanıp onunla birlikte ısınırsan kışın varlığını bile unutursun. Yaşadığın o mükemmel duygularına odaklanırsın. Sevdiğine odaklanırsın.
Mevsimlere göre duygular yüklemek bizleri sadece kısıtlar.'' Haha yaz geldi hadi aşık olalım. Olamaz yine kış geldi hadi depresyona girelim.’’ Ben böyle bir düşünceye akıl sır erdiremiyorum.
O an hangi duyguyu yaşamak istiyorsan yaşayacaksın. Hayatına getirdiğin her kısıtlama bir pişmanlık bir keşke yaratır duygularında. Neyi yaşamak istiyorsan korkmadan yaşamalısın. Neyi yapmak istiyorsan cesurca yapmalısın. Yaptığın her hatadan gurur duymalısın. Hataların senin en büyük ustandır. Bunu unutmamalısın.
Ben her hatamdan yaşadığım her şeyden  gurur duyarım. Çünkü daima kendi kararlarımla yürüdüm ailemin beni her uyarışında gazımı tam kesmedim sadece yavaşladım ama yaşamak istediğim çoğu şeyi yaşadım ve yaşıyorum da. Pişmanlıklarım tabi ki oldu ama onlardan bile gurur duydum. Çünkü ben yaptım o hataları kendi hür irademle yaşadım. En mutlu anlarımı kışa getirmeye özen gösterdim. O soğuğu daima sıcaklığa çevirmek için uğraştım. İlla sevgilimle değil o sıcaklığın içine ailemi de kattım arkadaşlarımı da kattım her zaman.
Kış tam aşık olunacak mevsim.  Gecenin bir yarısı lapa lapa kar yağarken bir anlık çocuksu bir hevesle sokağa çıkıp doya doya kar topu oynayabileceğin  biri olmalı insanın yanında.Aşk çocuksu duygularımıza döndüğümüz anları da kapsamıyor mu? Kardan sırılsıklam olup eve geldiğinde ellerini ellerinin arasında ısıtacak biri olmalı. Sıcacık kahvenin  yanına eşlik edecek bir kupa daha olmalı camın kenarında. İşte o an o karanlık kış yerini ışıl ışıl bir yaz gününe bırakır. Önemli olan duygularını doğru zamanda kullanmak ve her mevsimden keyif almaktır.

Kış aylarının getirdiği soğuk  ve gri günleri size yaz günleri gibi sıcak ve güzel görünmesi dileğiyle.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder