8 Haziran 2017 Perşembe

Hayalet Olana Dek.

Yıllardır kendimle boğuşuyorum. Kimsenin yap(a)madığı kötülüğü, hiç düşünmeden kendime yapmaktan her dakika, her nefes alışımda nefret ettim. Yıllardır; içimdeki bu yalnızlıktan, karanlıktan kaçtım.
 Kaçmaya çalıştım.

Hep suçlu bendim. Hep suçlanan da bendim, artık o kadar sık yaşanmaya başladı ki bu durum, suçsuz olduğum zamanlar bile kendimden şüphe etmeye başladım. Şüphe ettikçe sorguladım, sorguladıkça tanıdım, tanıdıkça da uzaklaştım insanlardan.. en çok da kendimden.

Hayata kırgınım.
Değer verdiğim insanların varlığımdan bi haber olmaları, görmezden gelinişlerim, sanki doğuştan duygusuzmuşum gibi davranılması beni hep yarı yolda bıraktı, havlu atmaya zorladı. Sonraları alıştım; söylediğim lafların ardından pişman olmaya, özür dilemeye, yalnızlığa, alkole ardından da sigaraya alıştım. - arada bisküvi falan da aşırıyorum büfeden ama ona tam olarak alıştığım söylenemez -
Yalnızlığın dibinde yankılanan haykırışlarıma, isyan edişlerime, kalbimin sızısına alıştım.

y o r g u n u m !

Ruhum göçüp gideli çok oldu. Hayaletten bi farkım yok şu dünyada. Yerime bakacak biri olsa çekip giderim bu bedenden.
Aslında, gitmeyi isterdim.

Ama

gidemem,

ben seni beklemeye de alıştım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder